Dünyadan örneklerle 2024-2025 futbol yayın ihaleleri

Yayıncı kuruluşlar, korsan maç yayınlarının abonelikleri kestiğini iddia ederek ihalede verilen düşük teklifleri meşrulaştırıyor. Ancak benim argümanım buradaki sorunun korsan yayın değil fiyatlar olduğu.

Yeni futbol sezonu birçok ülkede yeni yayıncılarla başlıyor. Avrupa’da DAZN, Sky Sports ve beIN Sports farklı ülkelerde yeni ihaleler alıp ağlarını genişletmeye çalışırken Apple’ın Amerika’da sürpriz bir şekilde spor yayıncılığına girdiğini görüyoruz.

Apple’dan sürpriz MLS hamlesi

MLS yönetimi 2022’de Apple Inc. ile 10 yıllık bir anlaşma yaptı. İki buçuk milyar dolarlık bu büyük anlaşmaya göre Apple, 2032’ye kadar tüm MLS ve Lig Kupası maçlarının tüm dünyadaki yayın haklarını elinde tutacak. Maçları Apple TV uygulamasında MLS Season Pass (MLS Sezonluk Bilet) aboneliği ile izleyebiliyorsunuz. Dahası, MLS takımlarından birinin kombine biletine sahip olanlar, Apple’ın MLS Season Pass’ine ücretsiz olarak erişebiliyor.

Apple TV’nin MLS Season Pass paketinin fiyatı, kombine maç bileti olmayan futbol seyircileri için aylık 15 dolar, sezonluk 99 dolar. Diziler, filmler ve diğer yayınlar için Apple TV+’a abone olanlar için ise spor paketi aylık 13 dolar, yıllık 79 dolar. Apple TV’nin MLS Season Pass aboneliği ekstra bir ücret ödemeden beş aile üyesiyle paylaşılabiliyor. Üstelik bu fiyatlara Lionel Messi, Sergio Busquets, Jordi Alba, Luis Suarez, Hugo Lloris, Christian Benteke gibi dünya yıldızlarını izliyorsunuz.

Futbol Amerika’da beşinci spor. İlk dört lig olan NFL, NBA, NHL ve MLB’nin yayın hakları hem ESPN, ABC, TNT, NBC, Disney gibi daha büyük medya ortaklarının elinde hem de ihale bedelleri çok daha yüksek. Çünkü bu sporların hem izleyicisi daha fazla hem de reklam pastası daha büyük. Dolayısıyla bu liglerin spor paketi fiyatları biraz daha yüksek. Fakat MLS’in 1993 yılında kurulduğunu ve şu anki durumuna 30 yılda geldiğini düşünürsek bu hızlı büyümeye devam edeceğini tahmin edebiliriz.

Geçtiğimiz aylarda Apple, Amerika’da yapılacak olan ve 2026 FIFA Dünya Kupası’nın bir provası olarak görülen 2025 FIFA Kulüpler Dünya Kupası’nın yayın hakları için yaklaşık bir milyar dolar teklif etmişti. Ancak FIFA, hem teklifi yetersiz bulmuş hem de tüm dünyada izlenecek bir etkinlik için Apple TV’nin abonelik modelinin uygun olmayacağını düşündüğünden anlaşma sağlanamamıştı. Fakat gelinen noktada, turnuvaya bir yıl kala hâlâ yayıncının belirlenememiş olması iyi bir görüntü sunmuyor.

Avrupa spor medyasında rekabet

Medyada son yıllarda hızlanan trendlerden biri dijital yayıncılık. Dijital yayın için gerekli olan altyapının kurulması analog yayına göre şimdilik daha maliyetli olsa da mevcut ağa yeni kanal açmanın marjinal maliyeti çok daha düşük oluyor. Bu yüzden dijital yayın yapan şirketler ölçekten kazanmak için hızlı bir büyüme sürecine girmek istiyorlar. Bunu çok iyi yapan DAZN, sadece birkaç sene içinde aktif 130 milyon cihaz ve 1,2 milyar saatlik içerik ile Avrupa’nın en büyük dijital spor yayıncısı hâline geldi. Almanya kökenli ve İngiltere merkezli DAZN, birçok ülkede İngiltere menşeli Sky Sports ve Katar menşeli beIN Sports ile rekabet ediyor. Bildiğiniz üzere, 2012 yılında kurulan beIN Sports’un ilk büyüme sürecindeki hamlelerinden biri 2015 yılında Digitürk’ü satın alarak Türkiye futbol ligi ihalesine girmek olmuştu.

Önümüzdeki yıllarda Apple’ın Avrupa ülkelerindeki futbol yayın hakkı ihalelerine girmeyi planladığını da göz önüne alırsak bu alanda rekabetin giderek kızışacağını, bunun da zaten büyük olan futbol ekonomisini daha da büyüteceğini ve transferlerde ödenen bedellerin daha da artacağını öngörebiliriz.

Türkiye’de futbol yayın hakları ihalesi

Ülkemizde futbol yayın hakları dediğimizde masada üç şirket oluyor: beIN Sports, Saran Medya ve Exxen. Bir süredir ihaleleri kazanan beIN Sports, 2024-2027 arasındaki üç sezonu kapsayan son ihaleyi de yıllık 182 milyon dolar gibi aslında epey düşük bir teklifle kazandı. Yayıncı kuruluşlar, korsan maç yayınlarının abonelikleri kestiğini iddia ederek ihalede verilen düşük teklifleri meşrulaştırıyor. Ancak benim argümanım buradaki sorunun korsan yayın değil fiyatlar olduğu.

Aylık Abonelik FiyatıMedyan Ücrete OranıBig Mac Karşılığı
TürkiyebeIN Sports
Trendyol Süper Lig
399 lira2,3%2,2
İspanyaMovistar
La Liga
32 euro1,6%5,9
FransaDAZN
Ligue 1 Paketi
30 euro1,5%4,2
İtalyaSky Italia
Serie A
30 euro1,2%4,3
AlmanyaDAZN Unlimited
Bundesliga Paketi
35 euro0,9%6,2
İngiltereSky Sports
Premier League
20 sterlin0,7%4,8
ABDApple TV
MLS Season Pass
15 dolar0,4%2,8
Ülkelere göre aylık lig paketi abonelik ücretlerinin ortalama maaş düzeylerine ve Big Mac fiyatlarına oranı

Yukarıdaki tabloya göre Avrupa ve Britanya’da aylık abonelik fiyatı 30-35 euro bandında. Türkiye’de beIN Sports’un 2024-2025 sezonu için lig paketi fiyatı 399 lira, yani yaklaşık 12 euro. Nominal bir kıyaslama yaparak Türkiye’de spor paketinin Avrupa’ya göre ucuz olduğunu söylemek doğru olmaz. Daha doğru bir kıyaslamayı alım gücüyle düzelterek yaparız. Bunun için de spor paketine aylık olarak ödenen fiyatın medyan ücretin yüzde kaçına tekabül ettiğine bakmalıyız.

Aylık lig paketi aboneliğinin medyan ücrete oranına baktığımızda Türkiye’deki beIN Sports aboneleri yüzde 2,3 ile reel olarak en pahalı spor paketini satın alırlarken Amerika’daki MLS Season Pass aboneleri ise binde 4 ile en ucuz paketi satın alıyorlar. Yani Türkiye’de futbol severler, muhtemelen daha düşük kalitede oynanan futbolu izlemek için beş büyük lig takipçilerinin ödediğinin iki katını, Amerikan futbol severlerin ödediğinin ise beş katını ödüyorlar.

Fiyat sebep, korsan neticedir

Hâl böyle olunca, yani 17.002 liranın 399 lirası gibi bir kısmını beIN Sports’a ödemek taraftarlara fazla geldiğinden; taraftarlar IPTV, Selçuk Sports, İnat TV Pro ya da Twitter canlı yayınları gibi kaçak yayınları izliyorlar. Buradaki neden-sonuç ilişkisini doğru kurmak için şu soruyu cevaplamalıyız: Korsan yayın olduğu için mi maç paketi pahalı, yoksa maç paketi pahalı olduğu için mi korsan rağbet görüyor? Acun Ilıcalı ilkinin doğru olduğunu düşünüyor, ben ise ikincisinin doğru olduğunu düşünüyorum. Neden ikincisinin doğru olduğunu da daha önce açıklamıştım.

Korsan yayıncılık Türkiye’ye özgü bir şey değil, diğer ülkelerde de var. Ama diğer ülkelerde spor paketi aylık ortalama maaşın o kadar küçük bir bölümü ki insanlar bahis reklamlarıyla, saçma sapan banner’larla, arada kapanan yayınlarla uğraşmak yerine neredeyse bozuk para olan 15 doları verip pürüzsüz bir deneyim yaşamayı tercih ediyor.

Buradaki iktisadi öngörü gerektiren unsur, beIN Sports aylık abonelik fiyatını 150-200 liraya düşürdüğünde abone sayısının ne kadar artacağını, yani talebin yaratacağı fiyat esnekliğini eğitimli yöntemlerle tahmin etmektir. Eğer esnek bir talep varsa -ki muhtemelen vardır- fiyatları düşürdüğünüzde toplam hasılat artacak, böylece ihale bedeli de yükselecektir. Gerçek ve yapıcı bir tartışma, Acun Ilıcalı’nın “Korsan yayın izleyen gitsin arada sağdan soldan bir şey çalsın, aynı suç” demecinde olduğu gibi taraftarları suçlayan bir zeminde değil; bu zeminde ilerlemeli.

Yazar hakkında

Anıl Aba

İktisat alanındaki lisans eğitimini İstanbul Bilgi Üniversitesi ve London School of Economics'te çift diploma programı ile tamamlayan Anıl Aba, doktora derecesini Amerika'da Utah Üniversitesi'nden aldı. Rusya'da School of Advanced Studies'te bir yıllık post-doc yaptıktan sonra 2018 senesinde Türkiye'ye dönüp Kadir Has Üniversitesi Ekonomi Bölümünde ders vermeye başladı. Aba, aynı zamanda BirGün gazetesinde düzenli olarak popüler iktisat üzerine yazılar yazmaktadır.