Facebook kampüsü girişindeki tabela. Üstte meşhur beğen sembolü, altta adres yer alıyor.

Facebook’a göre her şey yolunda

NewsLabTurkey Ne Okuyor’dan Herkese Merhaba!

Bu haftanın odağında WSJ tarafından yayınlanan “The Facebook Files” ile daha da açık bir şekilde konuşulmaya başlanan bir sorunu ele aldım: Facebook’un her şey yolundaymış gibi davranmaya çalışma ısrarı.

“Ne Okuyoruz” bölümünde ise dünyada seçimler ve teknolojinin kullanımına dair örnekler, Çin’in podcast olmayan podcast ekosistemi ve Teen Vogue’un dönüşüm öyküsü gibi konuları bulabilirsiniz.

Bir de duyuru: Research Hub, köşe yazılarındaki göçmen ve mültecilere ilişkin söylemleri inceleyen yeni raporunu yayınladı. Araştırma sonuçlarını buradan okuyabilir veya dilediğiniz podcast platformundan dinleyebilirsiniz.

Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum.

Haftaya görüşmek üzere!

—Ahmet A. Sabancı

Çin'in en büyük podcast uygulaması Ximalaya'nın ana sayfası.
Ximalaya

Bu hafta ne okuduk?

Seçimlerde İnternet ve Medyanın Rolü Üzerine İki Örnek

Önümüzdeki aylarda dünyanın farklı yerlerindeki birçok büyük ülkede seçimler gerçekleşecek. Bunların potansiyel politik ve ekonomik etkileri bültenimizin konusu olmasa da bu seçimler yaklaşırken dijital medyanın ve internetin nasıl kullanıldığına dair ilginç örneklere bakabiliriz.

Rusya’da bu hafta sonu gerçekleşecek olan parlamento seçimleri için muhalefet kendi içinde dijital bir koalisyon yolu deniyordu. Android ve iOS için hazırlanan uygulama, kullanıcılara seçim bölgelerinde Putin’in partisine karşı en güçlü adayın kim olduğunu söylüyordu. Geçmiş zaman kullanmamın sebebi ise Rusya devletinin baskısı ile Google ve Apple geçtiğimiz cuma günü uygulamayı mağazalarından kaldırmak zorunda kaldı.

Almanya’da ise uygulamalar daha farklı bir şekilde kullanılıyor. Bir grup gönüllü tarafından geliştirilen akıllı telefon uygulaması, sokakta gördüğünüz aday posterlerini tarayarak aslında adayın hangi politikaları desteklediğini ve nasıl birisi olduğunu öğrenmenize yardım ediyor

Ayrıca Tagesspiegel, seçimleri daha farklı bir şekilde takip etmek isteyenler için partilerin ve liderlerinin sosyal medya verilerini derleyen ve analiz eden bir sayfa hazırladı. Bu sayfada paylaşım sıklıklarını, etki güçlerini, hangi konulara odaklandıklarını ve dahasını görmek mümkün.

Çin’in Podcast Ekosistemi Aslında Podcast Değil

Geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan yazılarından birisi Rest of the World’de yayınlanan ve Helen Li tarafından yazılan Çin merkezli podcast uygulamaları incelemesiydi. Li bu uygulamalardan o kadar etkilenmiş ki, Apple ve Spotify’ın bunları örnek alması gerektiğini düşünüyor.

Ama Li’nin ve yazıyı paylaşan bazı kişilerin etkilendikleri şeyler aslında podcastin dışında kalan özellikler. Daha fazla interaktiflik, bölümlere yorum yazmak, dinleyicilerle özel sohbet alanları kurmak gibi. Tüm bunları podcastin üzerine eklediğimiz zaman elimizde bir podcast ekosistemi değil, uygulama merkezli yayıncılık platformları oluyor. Yani YouTube, Twitch, Soundcloud gibi bir şeye dönüşüyor.

Bu Çin merkezli teknoloji platformlarında sıkça gördüğümüz bir durum. Bir uygulama asla tek bir şey olmakla yetinmiyor, daima daha fazla özellik eklemek için çabalıyor. WeChat bunun en iyi örneği. Bu yüzden Çin’deki podcast ekosistemi de aslında podcastten çok farklı bir şey. Podcasti özel kılan platformlardan bağımsız üretilip dağıtılabilmesi ve bunun getirdiği kolaylıklar ve özgürlükler. Sırf yorum alabilmek için bu üretim biçimini platformlara bağımlı hâle getirmek, onun sonu olacaktır.

Teen Vogue’un Dönüşüm Hikâyesi

ABD’deki dergiler arasında geçtiğimiz yıllarda en büyük ve şaşırtıcı dönüşümü geçiren yayınlardan birisi Teen Vogue. Herkesin gözünde basit bir gençlik ve moda dergisi olarak görülürken kendilerine çizdikleri yeni ve politik olmaktan çekinmeyen yön büyük bir ilgi merkezi olmalarını sağladı.

Ama bu dönüşümün arka planı pek de sorunsuz değildi. CJR’da yayınlanan oldukça detaylı bir makale bunu anlatıyor. Dönüşüm sürecindeki en büyük sıkıntı ise Condé Nast gibi ABD’nin en büyük medya devlerinden birisinin çatısı altında olmalarının dergi yönetimi ve çalışanları üzerindeki etkisi. 

Tüm bunlara rağmen, Teen Vogue’un dönüşümü aynı zamanda bizlere gençlik odaklı yayınların aslında her zaman politik olduklarını da gösteriyor. Teen Vogue siyasi konular üzerine yazmaktan çekinmediği için politik olarak görülüyor ama diğer gençlik dergileri de aslında bunları asla konuşmayarak ve bunların konuşulmadığı bir yaşam tarzını gençlere sunarak farklı bir politik yöne sahip. Teen Vogue’un varlığı da bunun daha iyi anlaşılmasını sağlıyor.

Alakalı: Dergilerin duruşu her zaman ele aldıkları konularla değil, kimlerin o sayfalarda yer almasına izin verdikleriyle de doğrudan ilişkili. New Yorker’ın arşiv editörü Erin Overbey’in Twitter’da paylaştığı veriler bunun kanıtı.

Etkileşimin Büyüsüne Kapılmayın

Sürdürülebilir bir gazetecilik ve dijital medya yayıncılığı için verilen çok çeşitli tavsiyeler mevcut. Bunların büyük bir kısmının ortak noktası ise okuru merkeze almak ve onlarla daha aktif bir iletişime sahip olmak. Bu noktada da sıklıkla veriyi iyi kullanmaya dair tavsiyeler ile karşılaşıyoruz.

Fakat bu konuda özellikle sosyal medya platformlarının da etkisiyle çok yanlış bir algı mevcut. Çoğu zaman platformların sağladığı etkileşim araçlarını ve bunların sonucunda çıkan rakamları okurlarla iletişim olarak kabul ediliyor ve bunu artırmaya odaklanılıyor. Oysa bu rakamlar sandığımızdan daha az değerli ve yanlış yönlendirme gücüne sahip. Etkileşimi merkeze alan bir politika sizi daha savunmasız ve yanlış bilgiyle manipüle edilmeye daha açık hâle getirebilir. Bu yüzden etkileşim rakamları ile kurduğunuz ilişkiyi çok dikkatli incelemeniz ve bu hatalara düşmemek için çabalamanız lazım.

Kısa Kısa

🍏 Apple’ın iOS için yayınladığı 14.8 güncellemesi Pegasus casus yazılımının kullandığı açıkları da kapatıyor. Telefonlarınızı hâlâ güncellemediyseniz hemen güncelleyin!

✉️ E-bülten platformu Mailchimp, yazılım şirketi Intuit tarafından 12 milyar dolar karşılığında satın alındı.

📱 Bazen röportajları email ve DM yoluyla yapmak gerekebiliyor. Böyle durumlarda en iyi sonuca ulaşmak için buradaki tavsiyeleri incelemenizde fayda var.

🇬🇧 Rupert Murdoch, İngiltere’de GB News’e rakip bir kanal kuruyor. İlk büyük transferi ise Piers Morgan.

🎼 Şarkı sözleri platformundan, internetteki her yere notlar ekleme platformuna dönüşmek isteyen Genius, boyundan büyük bir işe kalkıştığı için düşüşe geçen en son şirket oldu.

💵 Bill Gates tarafından kurulan enerji koalisyonu, iklim krizi odaklı bir yayın olan Cipher’ın ana destekçisi oluyor.

🇺🇦 Ukrayna’da bağımsız medya giderek daha çeşitli gelir modellerini deniyor.

🤣 Eğer Wikipedia’da yaşanan en saçma edit tartışmalarının bir derlemesi olsa da biraz gülsem diyorsanız, aradığınız link burada.

Haftanın odağı: Facebook sorunlarını daha ne kadar gizleyebilir?

Facebook ismini temizlemeye ve daha iyi görünmeye çabaladıkça çok daha ağır sorunlarla karşılaşma konusunda inanılması güç bir istikrar gösteriyor. Bunda Facebook’a ait sürekli aktif olabilecek bir kamerası olan gözlükler gibi gerçekten kötü ürün tercihlerinin payı olsa da asıl sıkıntı sorunlarını çözmek yerine halının altına süpürmeye çalışmasından kaynaklanıyor.

Halının altına süpürülenlerin bir kısmı Wall Street Journal’ın eline geçmiş ve gazete “The Facebook Files” isimli serisi ile bunları bizlere anlatıyor. Dosyadaki her haberin ortak noktası ise Facebook yönetiminin çok ciddi sorunların hepsinden haberdar olması ve bunlara dair hiçbir şey yapmaması. Bunların içinde Instagram’ın genç kızların psikolojisini kötü etkilediği, platformun uyuşturucu ve insan kaçakçılığı trafiği için kullanılması gibi sorunlar; kuralların geçerli olmadığı VIP hesaplar listesi oluşturulması gibi istisnalar ve video alanından daha fazla gelir elde etmek için yanlış verileri kasıtlı olarak paylaşmak gibi yalanlar yer alıyor.

Bütün bunlara karşı verdikleri cevap ise aslında Facebook yönetiminin gerçeklikten ne kadar kopuk olduğunun bir kanıtı. Instagram ekibinin lideri Adam Mosseri, Recode Media’ya verdiği röportajda bu sızıntılar karşısında sosyal medyanın arabalar gibi olduğunu ve birilerinin ölümüne sebep olsa da dünyaya faydasının çok daha önemli olduğunu söyledi. Yakın zamanda Instagram’ın çocuklara özel versiyonunu yayınlamayı düşündüklerini de hesaba katarsak bu yaklaşımın ne kadar tehlikeli olduğu daha da iyi anlaşılacaktır.

Tüm bunların yanında Facebook’un ısrarla bu sorunları üzerine araştırma yapmak isteyenlerin işini zorlaştırmaya çalışması da sorunun derinleşmesine neden oluyor. Her ne kadar sınırlı imkânlara rağmen araştırma yapabilen gruplar oldukça önemli sonuçlar sunabilse de gerçekten sağlıklı verilere erişilememesi sorunların gerçek boyutunu görmemizi engelliyor. Söz verdiği verileri sunmayan, yerine çoğu zaman anlamsız veriler sunarak şeffaf olduğunu iddia eden tavrı ile sorunlarından kaçabileceğini sanıyor olmalılar.

Bununla birlikte söz konusu denetlenmeleri olduğunda da yanıltıcı taktiklere başvurmaktan çekinmiyorlar. Yasal denetimi desteklediklerini söylerken gerçekte destekledikleri yasalara baktığımızda asıl amaçlarının kendilerini korumak olduğunu görüyoruz. Sivil toplumla çalıştıklarını söylediklerinde ise bu kurumların kendileri tarafından fonlanan kurumlar olduğunun ortaya çıkması ise artık normal bir durum.

Bütün bunları bir araya getirdiğimizde karşımızda kontrolsüz bir şekilde büyüyen ve bu büyüklüğü yüzünden istediğini yapabileceğini zanneden bir şirket olduğunu görüyoruz. Sadece kendi varlığını ve kârını düşünerek adımlar atan, tüm dünyaya hitap ettiği hâlde dünyanın büyük bir kısmını ve oradaki kullanıcılarının sorunlarını görmezden gelen ve bütün bunlara rağmen kendisini mutlak iyi bir platform olarak pazarlamaya çalışan bir şirket Facebook. 

Gazetecilere bu noktada düşen sorumluluk, Facebook’un pazarlama taktiklerine kanarak kendilerini dönüştürme hatasına düşmemeleri ve bu şirkete dair araştırmalarını daha ciddi bir şekilde yapmaları. Çünkü yayınlanan her yeni haber bu keyfi tavırlarını daha da zorlaştırıyor, denetlenmelerini ise kolaylaştırıyor. Belki şu an en büyük şirketlerden birisi olabilirler ama “The Facebook Files” gibi dosyalar bu büyüklüğün altında nasıl ciddi bir çürümenin de yattığını ve bu soruna karşı bir şeyler yapmamız gerektiğini görmemizi sağlıyor.

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
İlginizi çekebilir