NewsLabTurkey Ne Okuyor’dan Herkese Merhaba!
Umarım hepiniz sağlıklı ve güvenli bir şekilde bu günleri geçirebiliyorsunuzdur. İçinde bulunduğumuz zorlu süreç maalesef devam ediyor ve uzun bir süre de devam edecek gibi görünüyor.
Bu haftanın bülteninde de Koronavirüs ve hayatımızda yarattığı etkilerin yansımaları var. Geçtiğimiz hafta bu yaşananların medya ve gazeteciliğe özellikle ekonomik etkileri çok konuşuldu. Bu yüzden bunları sizler için “Haftanın Odağı”nda derledim.
“Ne Okuduk” bölümünde ise gündemin geri kalanına bakmaya çalıştım. Pandeminin etkisi burada da görülüyor ama Firefox ve Scroll ortaklığı, kısa haber servisi uygulamaları ve daha birçok farklı gelişmeyi de özetledim.
Şimdilik benden bu kadar. Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum.
Haftaya görüşmek üzere!
—Ahmet A. Sabancı
Bu hafta ne okuduk?
KRİZİ SANSÜRE ÇEVİRMEK: Kriz zamanlarında insanların doğru ve sağlıklı bilgiye erişebilmesinin ne kadar önemli olduğunu hep söylüyorum. Şu anda içerisinde bulunduğumuz kriz ise hem bir sağlık krizi olması hem de hayatı durdurmaya yaklaşması sebebiyle bunu daha da önemli kılıyor.
Ne var ki dünyanın birçok yerinde bilgiye ulaşmak fazlasıyla zor. Bu zorluğun üzerine devletlerin otoriter eğilimleri COVID-19 krizi ile kendisini açık etmeye ve farklı bahanelerle gazetecileri susturmak için daha fazla çaba göstermelerine neden oluyor. Index on Censorship de bu durumu görünür kılmak adına interaktif bir haritalama çalışmasına başladı.
Bilgiye özgürce erişebilme hakkının ve gazeteciliğin toplum için ne kadar önemli olduğunu bu dönemlerde çok daha iyi anlıyoruz. Bu haklara yapılan saldırıları engellemek ya da yöneticilerin bunu anlamasını sağlamak maalesef mümkün değil gibi görünüyor.
FIREFOX VE SCROLL BİRLİKTE ÇALIŞMAYI PLANLIYOR: Scroll isimli eklentiden ve projenin reklama alternatif bir gelir modeli oluşturma çabasından daha önce bahsetmiştim. Geçtiğimiz hafta içerisinde gelen Firefox’un duyurusu, bu projenin daha çok kullanıcıya ulaşmak için çabaladığını gösteriyor.
Bu ortaklık kapsamında geliştirilen Firefox eklentisi (şu anda sadece ABD’de aktif), Scroll’un sağladığı temiz ve reklamsız haber okuma imkânını tarayıcı içerisinde daha yerleşik ve doğal bir hâle getirmeyi hedefliyor. Firefox kullanıcısı kitlenin güvenlik ve mahremiyetine daha fazla önem verdiğini de düşünecek olursak, Scroll için mantıklı bir ortaklık olacağı kesin.
GAZETECİLİK ÇALIŞMALARINDA 20 YIL 4 DALGA: Teori ve pratik arasına konulmaya çalışılan sahte kavgaları hep gereksiz bulanlardanım. Bir kişinin işin hangi tarafında olursa olsun diğeriyle de iletişim hâlinde olması ve ondan beslenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu yaklaşımım gazetecilik ve medya için de geçerli, bu yüzden de zaman zaman önemli bulduğum akademik çalışmaları da burada sizlerle paylaşıyorum.
Bunlardan birisi geçtiğimiz hafta yayınlanan bir akademik derginin özel sayısı. Comunicazione Politica isimli akademik derginin 20. yıl özel sayısı günümüzde politik iletişim çalışmanın ne demek olduğu üzerine bir derleme. İçerisindeki her makale farklı ilgi alanlarına hitap edebilir ama eğer yalnızca bir tanesini okumaya vaktim var diyorsanız, Joshua Benton gibi ben de gazetecilik çalışmaları alanında 20 yılı etkileyen dört büyük akımı ele alan bu makaleyi öneririm.
HABERİ ÖZET GEÇENLER: Geçtiğimiz yıllarda birçok kurumun çözüm bulmaya çalıştığı sorunlardan birisi insanların habere hızlı ve kısa bir şekilde ulaşmak istediklerinde ne yapabilecekleriydi. Her ne kadar şu anda insanlar çok daha fazla haber tüketiyor olsa da, bu koşulların bir geri tepmeye ve insanlara haber tüketimini azaltma isteği getirmeye evrilmesi de muhtemel.
Geçtiğimiz haftalarda Washington Post ve Wall Street Journal’ın bu alana hitap eden iki yeni ürünü ortaya çıktı ve bu tarz bir haber servisinin nasıl ihtimalleri içerisinde barındırabildiğini çok güzel gösteriyorlar.
WaPo’nun ”Drop Me the Link” uygulaması özellikle gençlere hitap eden bir e-bülten ve olabildiğince kısa bir şekilde politik gündemi özetlemeyi ve okuru güncel tutmayı hedefliyor.
WSJ ise birden çok uygulama ile farklı çözümleri bir arada deniyor. Bunlardan birisi sitenin farklı yerlerinde denk gelebileceğiniz “catch-up” (gündemi yakala) modülleri. Çok kısa bir şekilde en güncel olayları ve başlıkları özetleyen bu modüller özellikle sürekli haber takip etmeyenler için çok faydalı olabilir.
KISA KISA:
Video konferans uygulaması Zoom iOS uygulamasında Facebook’a veri gönderen bir kod olduğu ortaya çıkınca hızlı bir güncelleme yayınlamak zorunda kaldı.
Kathy Lu bu süreçte gazetecilerin de dinlenmeye ve ara vermeye ihtiyacı olduğunu anlattı.
New York Times uzun gazetecilik yazıları için anlatı şeklinde sesli versiyonlar üreten Audm şirketini satın aldı.
Google podcast uygulamasının tasarımını yeniledi ve uygulamanın iOS versiyonunu yayınladı.
New York Times, Koronavirüs ile Facebook’un insanların haber kaynakları arasında tekrar eski yerine döndüğünü yazdı.
Kalabalık mekânların boş fotoğrafları ve bunların melankolik etkilerine dair çok güzel bir yazı.
Çin’in ABD’li gazetecileri ülkeden kovması sadece onları değil, ülkedeki diğer gazetecileri de ciddi bir şekilde etkiliyor.
Arjantin’deki gazeteciler kendi yaptıkları Instagram filtreleri ile yeni hikâye anlatım yollarını deniyor.
Slate de ödeme duvarı uygulamasına geçen yayınlar arasına girdi.
NYT ekibi nasıl evden çalıştıklarını anlattı.
Haftanın odağı: Medyanın yeni normali
Geçtiğimiz birkaç hafta içerisinde sıkı bir şekilde takip edilen konulardan birisi de içinde bulunduğumuz koşulların medya ve gazeteciliğe, başta ekonomik olmak üzere, yansımalarının nasıl olacağı. Şu ana kadar gelen haberlerin hepsi maalesef kötü.
Doğrulama platformları, yerel gazeteler, podcast, şehir dergileri, reklam sektörü, medya etkinlikleri ve serbest gazeteciler içinde bulunduğumuz belirsizlik ve krizden etkilenenlerden yalnızca bu hafta içerisinde öne çıkanlar. Bunun gibi haberleri önümüzdeki günlerde ve aylarda da dünyanın hemen her yerinde görmeye devam edeceğimiz kesin. Bununla birlikte insanların psikolojik olarak haberlerden uzaklaşmaya başlaması da bir ihtimal.
Gazeteciler ve medya çalışanları krizin ve bu krize rağmen çalışmaya devam etmenin getirdiği mental yorgunluğun üzerine bir de ekonomik sıkıntıların psikolojik baskısını nereye kadar kaldırabilir bilinmez. Her ne olursa olsun, bu sürecin gazetecilik ve medya için gerçekten büyük değişimleri beraberinde getirmesi kaçınılmaz. Fakat bu değişimlerin ne olacağı, yeni bir gazeteciliğin nasıl şekilleneceği ve tüm bunların kuracağı “yeni normal”in neye benzeyeceğini şu anda kestirmek güç. Yapabileceğimiz en iyi şey tüm bunların oluşumunda etkili bir rol oynayabilmek.
2020 ve sonrası için medya ve gazetecilik alanındaki öngörülerin ve strateji planlarının hemen hepsinin çöpe gittiği ortada. Hiçbir şekilde öngörülemeyen ve ne kadar süreceği bilinmeyen bu değişimin nasıl sonuçları olacağını tahmin etmek de neredeyse imkânsız. Bu yüzden yapılabilecek en sağlıklı hareket mevcut yapıların sağlıklı kalması için çalışırken ileriye dönük işaretleri izleyip üzerine çalışmak.