yerel-basin-tedbirler

Tasarruf tedbirleri ve yerel medya

30 Haziran tarihinde yayınlanan “tasarruf tedbirleri” konulu Cumhurbaşkanlığı genelgesi, yerel basın açısından önemli maddeler içeriyor. Genelgenin yayınlanmasından bu yana basın örgütleri, medya kuruluşu temsilcileri ve yerel haberciler genelgenin yerel medyanın gelir kaynaklarına ciddi bir darbe vurduğunu ve bu nedenle bazı maddelerinin gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor.

Söz konusu genelgenin yerel medyayı nasıl etkileyeceğini Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve yerel basın çalışanlarının görüşlerini de alarak değerlendirdim.

Tasarruf tedbirleri neler?

Tasarruf tedbirleri konulu genelge ile “Kamu kurum ve kuruluşlarının harcamalarında tasarruf sağlanması, bürokratik işlemlerin azaltılması ve kamu kaynaklarının … verimli kullanılması” amacıyla birtakım kısıtlamalara gidilmesi amaçlanıyor. Söz konusu metinde, aralarında “taşınmaz edinilmesi ve kiralama”, “resmi taşıtların edinilmesi ve kullanılması”, “haberleşme”, “personel giderleri” ve “basın ve yayın giderleri”nin bulunduğu toplam on genel ilke sıralanıyor. Bu ilkelerden “basın ve yayın giderleri” ile “temsil, tören, ağırlama ve tanıtım giderleri” doğrudan özellikle yerel medya kuruluşlarının gelirlerine yönelik hükümler içeriyor. 

Genelgeye göre:

  • Kamu kurum ve kuruluşlarının basını izleme ile ilgili birimleri ve kütüphane dokümantasyon merkezleri hariç hiçbir şekilde günlük gazete alımı yapılmayacak, görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone olunmayacak.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarınca mevzuattan kaynaklanan zorunluluklar gereği yapılan veya kurum faaliyetleri ile doğrudan ilgili olan tanıtım giderleri hariç olmak üzere basın ve yayın organlarına ilan veya reklam verilmeyecek.
  • İdare faaliyetlerini tanıtmaya yönelik rapor, kitap, dergi, bülten ve benzeri yayınlar basılmayacak, bu dokümanların hazırlanması ve paylaşımı elektronik ortamda yapılacak.

Böylece merkezi ve yerel yönetimin gazete ve dergi aboneliklerinde büyük bir düşüş yaşanacak. Ayrıca resmi ve dini bayramlarla bazı özel günlerde yerel basına verilen ilanlar da durdurulacak. Maalesef resmi ilan ve aboneliklerin pek çok yerel basın kuruluşu için yegâne gelir kaynağı olduğu düşünüldüğünde tedbirlerin yerel medyayı ciddi biçimde sıkıntıya düşüreceği açık. 

“Anadolu basınının idam fermanı”

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve çeşitli illerdeki Gazeteciler Cemiyetleri söz konusu kararların “yerel medyanın idam fermanı” olduğu görüşünde. Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı Yılmaz Karaca, tasarruf tedbirlerinin önce Anadolu basınından başlamasının düşündürücü olduğunu söylüyor. Karaca, yerel basın çalışanlarının pandemi sürecinde en çok zorlanan meslek grupları arasında yer aldığını ve bu süreçte de yeterli desteği görmediğini hatırlatıyor. Karaca, “TGF olarak bir destek paketi çıkartılmasını istedik. Fakat taleplerimize olumlu yanıt alamadık. Biz ekonomik sıkıntılarımıza bir ölçüde destek beklerken tasarruf tedbirleri ile karşı karşıya kaldık” diyor. TGF tüm basın çalışanlarını, sorunların çözümü konusunda harekete geçmeye ve Anadolu basınına sahip çıkmaya çağırıyor. TGF Yönetim Kurulu, son üç gündür Kırklareli, Uşak, Afyon, İzmir, Aydın ve Muğla’da toplantılar düzenliyor.

Türkiye Gazeteciler Sendikası da altı ilde “Haberden tasarruf olmaz”, “Kamu kurumlarına gazete almayı yasaklayan genelge iptal edilsin!” talebiyle açıklama yapmaya hazırlanıyor.

“Yerel basın, kamu kurumlarının abonelikleri ile ayakta duruyor”

Basın örgütleri, kamu kuruluşlarının abonelikleri ve ilanlardan başka bir geliri olmayan yerel gazetelerin kapanma ve burada çalışan binlerce gazetecinin işsiz kalma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu savunuyor. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve T54 Sakarya’nın Sesi Gazetesi Genel Yayın Müdürü Sezai Matur, yerelde birçok gazetenin kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yönetimlerin abonelikleri ile ayakta durduğunu anlatıyor. Kararlar sadece kurumlara gazete alınmasını değil, kutlama ve benzer ilanların verilmesini de yasaklıyor. Matur’a göre bu da yerel basının neredeyse tüm gelirlerinin kesilmesi anlamına geliyor. Matur, kararların yalnızca gazeteleri değil, radyo ve televizyonları da olumsuz şekilde etkileyeceğini vurguluyor.

Yerelde çok seslilik

Özellikle yüksek bütçelere sahip kamu kurum ve kuruluşlarında tasarruf tedbirlerine ihtiyaç olduğu, “temsil, tören, ağırlama ve tanıtım” adı altında büyük miktarlarda harcamalar yapıldığı bir gerçek. Ödediğimiz vergilerden oluşan kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanılması hepimizin yararına olacaktır elbette. Fakat kaynakların dağılımında, yerelde çok sesliliğin aracı olmasını beklediğimiz yerel medyanın öncelikli alanlardan biri olarak görülmesi gerekiyor.

Gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesi

Yerel basının resmi ilan ve aboneliklerle ayakta kalabiliyor olması da başka bir tartışmanın konusu olmalı ve yerel medya için alternatif gelir kaynakları mutlaka tartışılmalıdır. Fakat mevcut durum içinde yerel basının ayakta kalabilmesi hem bu kurumlarda istihdam edilen binlerce haberci hem de yerel haberciliğin geleceği açısından çok önemli.

Yerel medyanın Covid-19 Pandemisi sürecinde gerek sahada çalışma koşulları gerekse de ekonomik açıdan ciddi sıkıntılar yaşadığını biliyoruz. Yerel gazeteler özel reklam ve ilanlarının önemli bir bölümünü bu süreçte kaybetmişti. Çeşitli kısıtlamalar nedeniyle ciddi tiraj kayıpları yaşanmış, çok sayıda gazete basılı biçimlerine son verip dijital platforma taşınmak zorunda kalmıştı. Tüm bu zorlukların ardından gelen abonelik ve ilan kısıtlamasının en hafif şekilde habercilerin işten çıkartılmasına neden olacağı söyleniyor. Medya kuruluşları ayakta kalabilmek için en az sayıda çalışanla yollarına devam etmek zorunda kalacaklar. Kararın nasıl işleyeceği ve basın örgütlerinin tepkilerinin nasıl bir sonuç vereceğini zaman içerisinde göreceğiz.

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
İlginizi çekebilir
Daha fazlasını oku

Medya ve girişimcilik

Yeni yeni kullanmaya başladığımız medya girişimciliği tamlaması, aslında adı üstünde iki tanıdık kavramın kesişim kümesi: Medya ve girişimcilik.…