“Podcast yayınlarken sırtını yakın dostlarının eleştirileri yerine veriye dayayanlar başarılı olur.”
Böyle bir sözü kimse söylemedi ancak söylemiş olsaydı altına afili bir imza atardım. Çünkü bir yayıncının ilk 10 bölümünde alacağı yorumların büyük bir kısmı kendi çevresinden geldiği için büyük oranda olumlu geri bildirimlerden oluşur. Böyle olduğunda, “severek dinliyoruz” ve “bu şekilde devam et” yorumlarının arasında ürettiğiniz içeriğin eleştirilecek yönlerinin olduğunu bilerek bir belirsizlik hissine kapılabilirsiniz. Burada devreye girmesi gereken, Spotify’ın 2024 Podcast Trendleri Turu adlı rapor olmalı. Rapor, bir yayıncının ihtiyacı olacak eleştiri kalemlerini, milyonlarca kullanıcının davranışlarını ölçerek -belki KVKK’yı da ihlal ederek- sunuyor.
Taze ve erişilebilir bir influencer tipi: Podfluencer
Hem atölyelerde hem de NewsLabTurkey’de kaleme aldığım yazılarda podcastin bir hedef kitleyle kalıcı etkileşim kurmanın en etkili yollardan biri olduğundan bahsederim. Bir reklamı, aynı kaygıları paylaştığı podcast yayıncısından duyan kişiler, aksiyon almaya bu reklamı televizyonda duyanlardan çok daha istekli. Bu yüzden podfluencer statüsünü dolaşıma sokabiliriz. Çünkü;
- Z kuşağının %55’i, dinlediği podcast yayıncısını sosyal medyada takip ediyorsa, podcaste gösterdiği ilginin arttığını söylüyor.
- Y ve Z kuşaklarının %48’i, yani dinleyicilerin neredeyse yarısı, favori podcast yayıncılarının tanıttığı ürünlere daha fazla ilgi gösteriyor.
Buradan ne anlamalı: Dinleyicilerin podcast yayıncılarıyla kurduğu kuvvetli bağlar, sponsorluk ve reklam arayışındaki yayıncıların en güçlü silahı olmalı. Sponsorluk dokümanınıza bu verileri dahil etmekte fayda var. Kendi içeriğinizin potansiyelini doğru ölçmek, daha da önemlisi podcast alanına uzak sponsorlarla veri temelli bir dilde konuşmak bazı kilitleri açacak.
Video podcastlerin yükselişi
Türkiye’de üretilen podcastlerin yarısından fazlası içeriklerini video formatında da sunmayı tercih etmiyor. Prodüksiyon maliyetleri, konuklu içeriklerde çekimin çetrefilli doğasından dolayı sürecin uzaması ve başlangıçta birkaç izleyiciye yayın yapmanın yayıncıyı demoralize etmesi tümseklerden bazıları. Ancak global olarak dinleyicinin beklenti klasöründe artık sadece ses yok, görüntü de arzulanıyor. Podcast dinleyici kitlesinin neredeyse yarısını oluşturan 2000 ve sonrası doğan kuşak, video podcastleri normal bir podcaste nazaran %18 oranında daha fazla tercih ettiğini söylüyor. TikTok ya da Instagram Reels’ın dopamin rezervlerimizi nasıl etkilediğini düşününce bunun nesilleri aşan bir fenomen olduğunu anlayabiliriz.
Buradan ne anlamalı: Amatör seviyede de olsa podcastinizi video formatıyla tanıştırmanın yollarını bulmak gerek, böylece mevcut içeriğinizin sadık dinleyici kitlesi mutlu olacak, bir yandan kitlenizin kapsama alanı da genişleyecek.
Podcast dinleyicisi etkileşim istiyor
Podcastin YouTube’da yayın yapmak yahut bir blog yazmaktan farkı, son iki yıla dek tek yönlü iletişime izin vermesiydi. Böylece herhangi bir yorumun yaratacağı önyargı engelleniyordu ancak bir yan etki olarak, içeriği beğenen ve destekleyenler de çok kısıtlı bir oyun alanına sahipti. Spotify’ın henüz Türkiye’de kullanıma sunmadığı Soru&Cevap sekmesi, bu etkileşimi dinleme platformuna entegre ederek kolaylaştırıyor, Poddy ve Podcaster App gibi girişimler de bu soruna yerel ölçekte yenilikçi çözümler getiriyor.
Etkileşime girmek için Spotify ya da başka bir aracıya başvurmadan; doğrudan Instagram, Twitter ve TikTok gibi araçların sunduğu alanı kullanmak da bir seçenek. Bu seçeneği ortaya atmamın temel sebebi ise şu: Spotify dışı bir platformda sahip olduğunuz kuvvetli etkileşim, yeni dinleyicilere ulaşma ve olası sponsorlar için parlak bir sinyale dönüşebilir.
Daha fazla podcast talebi var, daha fazla podcaste ihtiyaç var
Her podcast atölyesinde ilk sorulardan biri, “Podcast yapmak için geç mi kaldım?” olur. Tarihi podcastin çok daha öncesine giden birçok medyumun halen kendini tazeleyerek büyüttüğünü düşününce podcast havuzunun doygunluğa ulaşması için uzun bir yol olduğunu söyleyebiliriz. Spotify’ın verileri de bunu destekliyor:
- 2024’te, geçen yıla kıyasla podcast dinleme oranı %10 arttı. Bu artışın büyük bir kısmı yeni podcastler üzerinden oldu.
- 2000 ve sonrasında doğanlar ve bugün 45 ve üstü yaştaki dinleyiciler arasında podcast dinleme oranı 2024’te bir önceki yıla kıyasla yükselişte.
- Taze podcastler nereden keşfediliyor? Podcastler butik bir uğraşken ağızdan ağıza yayılan programlar, 2024 itibariyle yerini doğrudan aramaya bıraktı.