Bu haftanın anahtar kelimeleri: Perplexity, Meta, BuzzFeed UK, Gan Jing World.
Yapay zekâ aradığınızı bulabilir mi?

n okuyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!
Bu haftanın odak konusu olarak giderek yaygınlaşan YZ arama motorlarını ve bunların gerçek potansiyellerini inceledim. Hem bu teknolojinin sınırlarını hem de bunu pazarlamak için kullanılan argümanların beslediği riskleri odak kısmında okuyabilirsiniz.
“Ne Okuduk” bölümünde ise cesur bir YouTube klonu, Meta’nın yeni sıkıntıları ve daha fazlası var.
Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum.
Haftaya görüşmek üzere!
—Ahmet Alphan Sabancı

Bu hafta ne okuduk?
Falun Gong’un YouTube Klonu
Trump’ın ABD başkanlığı döneminde yakaladığı popülerlik ile tanıdığımız Epoch Times ve arkasındaki Falun Gong isimli grup son günlerde tekrar kendisinden söz ettirmeye başladı. Tanımayanlar için kısaca özetlemek gerekirse, Çin’de yasaklanan bir “ruhani grup” olan Falun Gong, Çin hükümeti karşıtı yayınları, özellikle aşı karşıtı ve aşırı sağcı komplo teorisyenlerine hitap eden Epoch Times isimli gazetesi ve otuzun üzerinde ülkede yaptığı yayınlarla bilinen bir ekip.
Ancak bu sefer gündem olma sebepleri daha ilginç. Son dönemde giderek daha fazla insanın dikkatini çeken Gan Jing World isimli bir YouTube klonunun arkasında da bu grubun olduğu ortaya çıktı. YouTube’un yalnızca tasarımını ve özelliklerini çalmakla kalmayan bu site, aynı zamanda aktif bir şekilde oradan seçtikleri YouTube kanallarını da klonluyor ve bütün videolarını kendi sitelerine koyuyor. Birçok Youtuber’ın şikayetçi olduğu ve bizzat YouTube’un uyarı mektubu gönderdiği site ise yayınına devam ediyor.
Assange ABD’ye Gitmiyor
ABD’nin 2019 yılında Julian Assange’a karşı açtığı davanın başlamasının önündeki en büyük engel kendisinin Birleşik Krallık tarafından tutuklanmış olması ve ABD’ye gönderilmesiyle ilgili ciddi tartışmaların yaşanmasıydı. Yıllar içerisinde Assange’ın iade edilip edilmemesiyle ilgili birçok kez alınan kararlara bu hafta bir yenisi daha eklendi.
BK yüksek mahkemesi Assange’ın ABD’ye gönderilmesi durumunda yabancı ülke vatandaşı olduğu için önyargıyla yargılanacağı öngörüsü, temel haklarına dair ABD’nin yeterli güvence sağlamaması ve idam edilme ihtimalinden dolayı gönderilmesine dair kararı iptal etti. Assange, ancak ABD yargısı bütün bu kaygıları giderirse gönderilecek olsa da bunun olma ihtimali de oldukça düşük. Bundan sonra sürecin nasıl ilerleyeceği belirsiz ama ABD’de yaklaşan seçimleri de düşünecek olursak önümüzdeki yıla kadar kayda değer bir gelişme yaşanmaması yüksek bir ihtimal.
BuzzFeed UK Independent’a Geçiyor
BuzzFeed’in son yıllarda yaşadığı ekonomik zorlukları ve bu yüzden küçülme yolunda attığı adımları bültende düzenli olarak takip ediyoruz. Bu adımlardan bir diğeri de geçtiğimiz günlerde gerçekleşti.
BuzzFeed News’u kapatması ve genel olarak global içerik konusunda küçülmeye gitmesiyle birlikte BuzzFeed ve HuffPost’un Birleşik Krallık ofisleri de elden çıkarılacaklar listesine girmişti. Bu elden çıkarmanın formatı ise bildiğimiz anlamda satıştan biraz daha farklı. Bir tür içerik ortaklığı şeklinde gerçekleşen bu anlaşmayla birlikte BK merkezli Independent, BuzzFeed çatısı altında bulunan BK markalarını devralacak ve onların yönetimini üstlenecek. Bunun karşılığında da üretilen içerikler ve elde edilen gelir paylaşılacak.
Her ne kadar BuzzFeed yönetiminin gözünde bir fazlalık olsa da BK ofislerinin tamamen kapatılması yerine böyle bir yolu seçmeleri her iki taraf için de mantıklı bir çözüm gibi görünüyor. Anlaşmadan beklediklerini alıp alamayacaklarını ise zaman gösterecek.
Meta’ya İki Taraflı Tepki
Gün geçmiyor ki Meta’nın attığı adımlar ve yaptığı değişiklikler insanların, sivil toplumun, medyanın ve siyasetçilerin tepkisini toplamasın. Son günlerde Meta tarafından gelen iki farklı haber de şirketin başını ağrıtacak gelişmelere sebep oldu.
Bunlardan ilki Meta platformlarında, özellikle de Facebook’ta, veri toplamaya ve araştırma yürütmeye imkân veren CrowdTangle uygulamasının kapatılması ve yerine gelecek aracın çok kısıtlı bir kesime açılacak olması. Bu gelişmeye yüzü aşkın grup, bir araya gelerek yazdıkları bir mektupla tepki verdi ve aracın açık bırakılmasını istedi. CrowdTangle’ın eski kurucusu Brandon Silverman da verdiği röportajlarla bu gelişmeye tepki gösterenlere katılıyor.
Diğer gelişme de Meta’nın Instagram ve Threads ayarlarına eklediği politik içerik filtreleme özelliği. Herkes için otomatik olarak açık gelen bu özellik platformlarda paylaşılan politik içerikleri otomatik olarak daha az görmenizi sağlıyor. Bu içerikleri nasıl tanımladığı sorunu bir yana, çoğu insanın haberinin bile olmadığı bu özelliğin doğrudan açık olarak gelmesi —ve sizin bunu bulup değiştirmek zorunda olmanız— hem medyanın hem sivil toplumun hem de normal kullanıcıların ciddi tepkisine neden oldu. Ancak Meta tarafında bu konuya dair bir değişiklik işareti şimdilik görünmüyor.
Kısa Kısa
📱 Şubat sonunda kapatılacağı duyurulan Artifact uygulamasını ayakta tutmak için gereken bütçenin çok düşük olduğunu fark eden ekip uygulamayı kapatmaktan vazgeçmiş.
😱 Eğer Telegram ücretsiz premium abonelik karşılığında telefon numaranızı SMS gönderme amacıyla kullanmayı teklif ederse sakın ama sakın kabul etmeyin.
🤖 Poynter hafta içerisinde haber odaları için YZ etiği politikası geliştirme rehberi yayınladı. Tık avcısı bir site de YZ kullanarak bu içeriği çalmış.
🇰🇵 Kuzey Kore’de devlet televizyonu, BBC’den aldıkları bir programda “ABD emperyalizminin sembolü olduğu” gerekçesiyle kot pantolonu sansürlemiş.
🇨🇿 Çekya, Avrupa’da Rusya adına propaganda yürüttüğü gerekçesiyle Ukraynalı politikacı Medvedchuk’a ve bir siteye yaptırım uyguladı.
🇦🇺 Avustralya’nın Victoria eyaletinin devlet kurumları, artık güvenli ve kullanışlı bir yer olmadığı gerekçesiyle X hesaplarını kapatmaya başladı.
🎧 Eğer Pulitzer kazanmış haberlerin arkasındaki öyküleri merak ediyorsanız, Poynter tam da bunun üzerine bir podcast serisi başlatmış.

Haftanın odağı: Yapay zekâ aradığınızı bulabilir mi?
Büyük Dil Modellerinin bizler için nasıl faydalı olabileceğine dair tartışmalarda en sık öne sürülen argümanlardan birisi, bunların internette arama yapmayı ve ihtiyaç duyduğumuz bilgiye ulaşmayı kolaylaştıracağı oluyor. Google aramalarından giderek daha fazla insanın şikâyet eder hâle gelmesi de bu argümanın cazibesini artırıyor.
Bu alanda sayısı giderek artan startuplar da bu iddianın ne kadar ciddiye alındığının bir işareti. Ancak internet aramalarında bize yardım etmesi için tasarlanan ve “Google’ın sonunu getireceği” söylenen bu araçları test etmeye başladığımızda durumun o kadar da mükemmel olmadığını görüyoruz.
Perplexity, Copilot, Arc Search ve daha birçok YZ arama uygulaması bizlere internette zaman kaybetmeden aradığımız bilgiye ulaşabilmeyi vaadediyor. Ancak internette arama yapmak her zaman aynı anlama gelmiyor. Kimi zaman bir bilgiye ulaşmak için, kimi zaman anlık haberlere bakmak için, kimi zaman da bir şeyleri araştırmak için arama yapıyoruz. Bir de tabi ki girmek istediği sitenin adresini tarayıcıya yazmak yerine Google’da aratarak o siteye gidenler gibi teknolojiye daha az hakim kullanıcılar var.
Bu arama çeşitlerinden bazıları için YZ araçları işe yarayabiliyor. Sabit bir bilgiye ulaşmak istediğinizde, YZ’nin söyledikleri büyük ihtimalle Google’daki ilk sonuçtan çok farklı olmayacaktır. Sonuçta oralardan toplanan verilerle eğitiliyorlar. Ama çoğu zaman bu modeller güncel bilgilere erişmekte zorlanıyor, bu yüzden de bir maç sonucu veya yeni olmuş bir olay gibi konularda bilgi almak istediğinizde size yanlış bilgi vermesi çok yüksek bir ihtimal.
Bu araçlarla ilgili bir diğer sorun da “halüsinasyon” meselesi. Bildiğimiz üzere bu YZ modelleri aslında sizin sorduklarınızı ve verdiği cevapları hiçbir şekilde anlamıyor. Tamamen modelin ürettiği istatistiklere göre kelimeleri yan yana diziyor. Bu yüzden ne kadar inandırıcı ve ikna edici bir dille cevap verse de her zaman söylediğinin hatalı veya yanlış olması ihtimali var. O yüzden de eğer hakim olmadığınız bir konuda arama yapıyorsanız size verdiği cevabı teyit etmek için ikinci bir internet araması daha yapmanız veya size verdiği kaynak linklerini tek tek gezmeniz gerekiyor. Yani işinizi kolaylaştırmak yerine daha da zorlaştırabiliyor.
Perplexity ve Arc Search gibi araçların yanı sıra yakın zamanda haber kurumları da kendi arşivleri üzerinde bu tür deneyler yapmaya başladı. Örneğin Financial Times şu anda Claude modelini temel alarak sadece kendi haber arşivi ile eğitilmiş YZ botunun testini yapıyor. Genel olarak kullanışlı görünüyor ve her cümlesine kaynak gösteriyor olsa da bu sınırlı şekilde eğitilmiş model bile bilgi hataları yapıyor. Ama siz kaynak gösterdiği haberleri tıklayıp okumazsanız bunu bilme ihtimaliniz çok düşük.
Bu da aslında bize internette arama yapmakla ilgili önemli bir detayı hatırlatıyor. Arama dediğimiz araç en temelde başka bir siteye gitmek ve aradığımızı bulmak için kullandığımız bir teknoloji. YZ üzerine kurulu arama motorları ise bizi artık linklere tıklamamıza gerek kalmayacağı gibi süslü reklamlarla daha tehlikeli bir yola doğru yönlendiriyor. Sırf ürünlerini satmak için insanlarda yaratmaya çalıştıkları bu sahte güven hissi, bu modellerin uydurduğu yanlış bilgilerin yaygınlaşmasına sebep olabilir. İnsanların aktif bir şekilde öğrenmek ve kendilerini geliştirmek için motive edilmesi ve teknolojinin işin bu kısmını kolaylaştırması gerekirken bu şirketler sadece Google’dan biraz pazar payı koparmak için bu tür asılsız iddiaları kullanıyor.
Bana kalırsa YZ sektörünün şu anda en tehlikeli özelliği bu. İnsanlara sadece kendi ürünlerini satabilmek için onları artık araştırmak, dil öğrenmek, kodlama öğrenmek gibi şeylere gerek olmadığına ikna etmeye çalışıyorlar. Sonra da buna inanan insanlar doktorların raporuna rağmen arkadaşının beyninde tümör olduğu konusunda ısrar edebiliyor. YZ konusunda önlem almamız gereken en büyük risk tam olarak bu pazarlama taktikleri ve insanların eleştirel düşünme kapasitesini köreltme çabası.