Hiperyerel gazetecilik son dönemde sıkça sözü edilen ama örneklerine Türkiye’de pek rastlamadığımız bir habercilik biçimi. Geçtiğimiz yıl TÜBİTAK desteğiyle Cardiff Üniversitesi’nde gerçekleştirdiğim sürdürülebilir habercilik araştırmasının bir bölümünü hiperyerel gazetecilik oluşturuyordu. Üniversitedeki meslektaşlarımın çoğu Caerphilly Observer’ın araştırmam için en uygun örneklerden biri olduğunu söylemişti. Caerphilly Observer, küçük bir alana yayın yapıyor olmakla birlikte Galler’de oldukça bilinen gazetelerden biri. Gazetede bir aya yakın bir süre haber odası gözlemi yaptım. Hiperyerel gazetecilik adına ne tür haberleri önceliklediklerini, nasıl bir habercilik anlayışını benimsediklerini ve gelir modellerini gözlemledim.
Hiperyerel medya, küçük bir coğrafi alana ya da topluluğa hitap eden habercilik biçimi olarak tanımlanabilir. Ancak coğrafi küçüklük hiperyerel medyayı tanımlamak için yeterli değil*. Bence hiperyerelliği diğerlerinden ayıran en önemli özellikler toplulukları ile kurdukları bağ, onları temsil etme düzeyleri. Bu nedenle hem yaygın hem de yerel medyadan farklı bir habercilik anlayışı benimsiyorlar. Hedef topluluk için anlamlı haberleri seçmek ve bu haberleri yine topluluk odaklı biçimde aktarmak hiperyerelliğin önemli özelliklerinden. Peki Caerphilly Observer bu anlamda nasıl bir hiperyerel gazetecilik örneği sunuyor?
Caerphilly Observer (CO), Caerphilly County Borough olarak adlandırılan, aslında coğrafi olarak çok da dar olmayan ama nüfus olarak küçük bir bölgeye yayın yapıyor. 15 yıldan fazladır yerel düzeyde ve yerel bir sahiplik yapısıyla çalışıyor. Birleşik Krallık’ta, Türkiye’den farklı olarak, medya holdingleri bazı yerel medya kuruluşlarını da bünyelerinde barındırıyor. Holding çatısı altında olmak yerel gazetelere ekonomik olarak bazı avantajlar sağlasa da yerel habercilik bakışını yakalamaları konusunda zorluklara neden olabiliyor. CO, bir medya holdingine bağlı değil ve kendini “bağımsız bir topluluk gazetesi” olarak tanımlıyor. Bu bağımsız ve yerel sahiplik yapısının da katkısıyla topluluk odaklı yerel habercilik anlayışının örneklerinden birini vermeye çalışıyor.
CO, 15 günde bir (fortnightly), 10 bin adet basılıyor ve 50’den fazla noktaya -diğer bazı topluluk gazeteleri gibi- ücretsiz olarak dağıtılıyor. Covid-19 Pandemisi’ne kadar temel gelirlerini yerel işletmelerden elde ettikleri reklam gelirleri ve yerel hükümet fonları oluşturmuş. Pandemi öncesinden başlayarak dijital platformlardan gelir elde etme yöntemlerini denemeye ve gelirlerini çeşitlendirmeye başlamışlar. Tabii pandemi bu konuda bir dönüm noktası olmuş. Dijital abonelikler, reklamlar ve sponsorlu içerikler temel gelir kaynaklarını oluşturuyor. Ayrıca yerel yönetim (Galler hükümeti) ve BBC Local Democracy Reporter Fonu desteği ile muhabir istihdam ediyor. Dijitalde gelir arayışı ise anlık tıklanmalarla değil, sadık okur kitlesine ulaşma hedefiyle ilerliyor.
Tıklanma değil, okur sadakati
Caerphilly Observer, yayın yaptığı bölgede topluluk ilişkilerinin gücüne dayanan sadık bir okur kitlesine sahip. Uzun yıllar basılı gazetelerinin bölgedeki pek çok ev ve işyerine giriyor olmasının verdiği güçle kendilerini ayakta tutacak reklam gelirlerine ulaşabilmiş. Ücretsiz reklam olanağı sunan dijital platformlar bu gelirde bir azalmaya neden olsa da dijital aboneliklerle bu açığı doldurmak hedefleniyor. Web sayfalarında abonelikle ilgili bölümde “Yerel haberciliği finanse etmek için yalnızca reklama güvenmek iyi bir iş modeli değildir; okuyucularımızın desteğine ihtiyacımız var” ifadesi yer alıyor.
Okur gelirini anlamlı bir noktaya çekme hedefinin, haber içeriklerini doğrudan biçimlendirdiği (ya da tersinden okursak haber üretimine ilişkin yaklaşımlarının gelir modellerini de biçimlendirdiği) haber odasında açıkça gözlemlenebiliyor. Haber üretiminde öncelikleri anlık yüksek tıklanma alabilecek haberler değil, okurla bağ kuracak ve istikrarlı ziyaretçi sağlayacak haberler. Elbette web sayfaları ve sosyal medya hesaplarındaki trafiği önemsiyorlar, ancak bu trafiği artırmak adına okur sadakatine zarar verebilecek içeriklerden kaçınıyorlar. Abonelik yoluyla gelir elde etmek, okurun ihtiyacını karşılayan kaliteli içerik üretimden geçiyor.
Rutin haberden kaçınmak
Hiper yerel medyanın özellikleri arasında “yerel medyanın bıraktığı boşluğu doldurmak” ve topluluk odaklı “orijinal haber üretimi” olduğu söylenir. Caerphilly Observer’ın habercilik anlayışı bu iki özelliği açık biçimde karşılıyor. Gazetenin editörü ve sahibi Richard Gurner ve muhabirler bu habercilik yaklaşımını “rutin haberden kaçınma” şeklinde ifade ediyor. Rutin haberden kaçınmayı, hem yaygın medyanın merkezi bakışından uzaklaşmak, hem de kendi sınırlı coğrafi bölgelerinin içinde kalmak amacıyla tercih ediyorlar. Caerphilly County Borough, Gal dilinde Gwent diye adlandırılan bölgenin bir parçası. Yerel yönetimler ve çevre kasabalarla ilgili gelişmeler, çoğunlukla Gwent’i kapsayan yerel medya kuruluşları tarafından haberleştiriliyor. CO ise yerel medyanın haber yaptığı konuları kendi sayfasına taşımıyor.
Rutin haberler, bölgeye özgü farklı bir boyut mevcut ise bu boyutuyla haberleştiriliyor. Habere daha çok okur görüşleri ya da yorumları eklenerek haberin toplulukla bağı kuruluyor. Gazeteye günlük olarak girilen haber sayısının fazla olması gibi bir öncelikleri de yok. Zaten rutin haberden kaçınma tercihi, daha az sayıda ve okur kitlesinin dahil edildiği haberler üretme tercihinin bir yansıması olarak ortaya çıkıyor.
Habere değer katmak
Habere değer katmak, geleneksel habercilik anlayışından farklı olarak, haberi okur için anlamlı kılmak, onun hayatına dokunan noktaları görünür kılmak şeklinde özetlenebilir. Geleneksel habercilikte, haberi değerli kılan şey, haber değeri kriterleri dediğimiz ve aslında medyanın ideolojik ve ekonomik yapısının biçimlendirdiği önceliklerdir. Bu anlayışta ise haberi (olayı/gelişmeyi) değerli kılan okurun gündelik hayatındaki karşılığıdır. Yani değeri belirleyen okurdur.
Bir olayın hitap ettiğiniz okur kitlesi için ne anlama geldiğini, farklı gruplara olası etkilerini, bir sorundan söz ediliyorsa çözüme ilişkin önerileri tartışmak habere değer katmanın yollarından bazıları. Caerphilly Observer’ın habercilik anlayışının temel unsurlarından biri de okura böyle bir değer sunmak. Bunun için geleneksel haber yazım kural ve formatlarında da değişiklikler yapıyorlar. Uzun haber girişlerini bir kenara bırakarak daha anlaşılır bir dil kullanmaya çalışıyorlar. Web sayfalarında habere tıkladığınızda -tık tuzağı haberciliğinin aksine- konuyu en kısa ve açık şekilde ifade edecek özet bir metinle karşılaşıyorsunuz. Okur eğer isterse olaya ilişkin daha ayrıntılı bilgiye, uzman görüşlerine, varsa tarihi süreç gibi detaylara sayfa içindeki başlıklara tıklayarak ulaşıyor.
Elbette böylesi bir haberi hazırlamak, rutin haber yazmaktan daha fazla zaman alıyor. Bu nedenle gazeteye girilen haber sayısının çokluğu değil, okur için anlamlı haber üretimi önemseniyor. Web sayfasına -gündeme göre değişkenlik gösterse de- günde ortalama beş haber giriliyor. Bu da her muhabirin günde bir haber yapması anlamına geliyor.
Okur ile etkileşim
Okurun, sosyal medya ve web sayfasında yorum yaparak habere dahil olması da gazetenin önemsediği noktalardan biri. Böylece topluluğun temsili ve mobilizasyonuna aracılık edilebileceği düşünülüyor. Okur etkileşimi kimi zaman yüz yüze buluşmalarla da gerçekleştiriliyor. Editör ve yardımcı editör zaman zaman kasabanın kamuya açık bir mekânında okur buluşması yapacaklarını duyuruyorlar. Editörlerden biri bir çalışma gününü duyurulan bu mekânda geçiriyor.
Caerphilly Observer buraya kadar açıklamaya çalıştığım nedenlerle Galler’in önemli hiperyerel gazete örneklerinden biri olarak görülüyor. Öte yandan alanyazında hiperyerel medyanın özellikleri konusunda tam bir fikir birliği olmadığı da belirtilmeli. Örneğin bazı yazarlar hiperyerel medyayı -bu metinde geçen özelliklerin yanısıra- “dijital alana özgü formatlarla” içerik üreten, daha çok “dijitale özgü yeni bir yapı” olarak tanımlıyor. CO’un bu özelliğe sahip olduğunu söylemek zor. Çünkü daha çok yüz yüze ilişkilerin yarattığı topluluk bilinci içerisinde ortaya çıkmış ve yine aynı anlayışla sadık bir okur kitlesine ulaşmış. Bu sadık okur, gazetesini dijital platformda da yalnız bırakmıyor. Ücretsiz dağıtılmasına rağmen hâlâ basılı gazete formatından vazgeçilmemesi -editör Gurner devam edebildikleri ölçüde basılı gazeteden vazgeçmeyeceklerini de söylüyor- dijitale özgü yeni bir yapı olmadıklarını gösteriyor. Sanırım hiperyerel gazeteciliğin özelliklerini, içinde bulunduğu ülke ve topluluğun yapısını da dikkate alarak düşünmek yararlı olacak.
*Türkiye’de hiperyerel medya uygulamaları konusunda Turancan Şirvanlı’nın çalışmasına bakılabilir. Şirvanlı, T. (2022). Yerel Medyaya Yeni Bir Bakış: Hiperyerel Medyanın İlçe Gazeteleri Özelinde Uygulanabilirliği Üzerine Bir Araştırma. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, (38-Kasım Özel Sayısı), s. 64-88. DOI: 10.31123/akil.1175904