Yapayım ama ne podcasti yapayım?

🔤 1079 kelime 🕰️ 4 dakika


🎧 n dinliyoruz| podcastin 3. bölümünü dinlemek için buraya tıklayınız.


n dinliyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!

n dinliyoruz| bültenin üçüncü sayısından merhaba! Ben Türkiye’nin dijital gazetecilik akademisi NewsLabTurkey podcast eğitmeni ve yayıncı Tansel Erdem Yılmaz.

Bu sayıda podcastin bir ekosistemi varsa o ekosistemden bazı mühim notları, geçen ay boyunca listelerimde yer etmiş iki podcasti, incelikli podcast yolunda birkaç tavsiyeyi ve bülten dosyasını ele alıyorum. Abartılı görünsün istemem ancak internete erişebilen hemen herkesin zihninde dolaşan bir sorunun peşindeyiz: Bir podcast yapmak istiyorum ama ne üzerine konuşmalıyım?

Kolay ancak zor: Podcast nişi bulmak

Bazı atölyelerde yahut dost meclislerinde podcastle ilgilenen kişiler kendilerinden ettikleri şüpheyi belli ederek “sence podcast yapmam çok mu saçma?” sorusunu sorar. Bana inanın, dosya açılışını ilginç kılmak için tertiplediğim bir senaryo değil, bu dijital dünyayı evi bilen çok zihni meşgul eden bir soru.

Verilerle konuşayım, son üç yılda podcast dinleme ve üretme oranları katlanarak arttı. Bu artış çevremizde podcastle ilgilenen kişi sayısının da artmasına yol açınca podcast yapmadan geçen günlerine üzülenler ortaya çıkmaya başladı. Çünkü şayet podcast bir trense o treni ya kaçırmışlardı ya da kaçırmak üzerelerdi. Peki, işin aslı ne?

Podcast yapmaya başlamak için muhtemelen geç değil

Yayıncılık dünyasında bugüne dek kendime sık sık aldığım bir not, iyi içeriğin her koşulda hedefini bulduğu. İster bir milyon ister on milyon podcast olsun, doğru yere temas ettiğinizde hedef kitlenize ulaşacak yollar var. Bu yolların tümü organik olmak zorunda değil ancak doygunluğa ulaşmış bir podcast kitlesi olmadığından emin olabilirsiniz. Esas mühim olan “podcast nişini” bulabilmek. Nişi daha önce duymadıysanız, mimari yapılarda duvar içinde bırakılan oyukları tanımlıyor. Yayıncılık da henüz doldurulmamış ufak oyuklar bulmak ve bunu sürekli hale getirmek olduğundan bu kavram iyi bir referans noktası olabilir.

Podcast nişi bulmak için bir başlangıç noktası belirlemek gerekirse, bana mantıklı gelen ilk adım ilginizi çeken ve üzerine konuşabileceğiniz tüm konuları bir kâğıda (ya da dokümana) yazmak. “Kitap” gibi çok genel şeyler de çıkabilir, “şarj aletlerinin kıvrılma oranı” gibi sadece sizin ilginizi çektiğine inandığınız şeyler de. Bu fikirleri kendi zihinsel mahkemenizde bazı sorularla karşılaştırarak ölçmenizi öneririm:

Bu konuda…

  1. birileri benden fikir alıyor mu?
  2. kaç dakika konuşabilirim?
  3. onlarca bölüm konuştuğumda heyecanım sürer mi?
  4. yaptığım yorumlar ilgi çekici mi?


Verdiğiniz her yanıt, bazı fikirlerin öne çıkmasını bazılarının da masanın kenarına itilmesini sağlayacak. Üzerine daha derin düşünceler oluşturdukça diğer aşamalar da hızlıca gündemde yerini almalı: Fikrinizin sponsor bulabilme olasılığı, bu konuda yapılmış yayınların tatmin ediciliği, alt kategorilere bölünebilirliği, tek başına mı yoksa bir ortakla mı yapılması gerektiği… Uzun görünen bu listenin her maddesi rafine bir fikrin ortaya çıkışına şahit olacaksınız.

Ben elmayı seviyorum diye herkes elmayı sever mi?

İlla zihnimizde doğuştan yüklü gelen ya da bizi biz yapan bir konuya sarılmak zorunda mıyız? Yani iyi bir podcast yapabilmek için “gerekeni” yapmak da bir seçenek mi? Kimsenin bir kamu kurumunda memur olma hayaliyle büyümediğini varsayalım. Mesleği küçümsemek değil maksadım, sadece bazen hayal gücümüze haddinden fazla kıymet veriyoruz ve tıpkı hayalindeki işi arayan ancak hayalinde bir iş olmayan o kişinin sıradan ve mutlu olabileceği işleri ıskalaması gibi bazı fikirleri ıskalıyoruz.

Yayına giren, popülerleşen içerikleri kerteriz almak bir tercih ancak yayıncılık dünyasında en sık konuşulan başlıkların izini sürmek ve bu konuları podcaste entegre etmek uzun vadede gelir kazanabilecek bir model oluşturmak ideallere ihanet değil.


Podcast evreninde neler oluyor?

İster podcast dinleyicisi ister yayıncısı olun, bu bölümde gözünüzden kaçtığına inandığım bazı detayları derleyip topluyorum.

🧩 Podcast üreticilerini kullanmaya ikna etmeye çabaladığım YouTube, artık Podcasts adında bir sekmeyi yayına aldı. Böylece podcast üreticileri doğrudan içeriklerini burada, videolaştırma gereği duymadan paylaşabilecek. Uzun vadede içeriklerden gelir modeli yaratılabilmesini kolaylaştıracağını düşünüyorum, yeni podcast yayıncıları için ise büyük fırsat.

🇯🇵 Japonya’da ne tür podcastler dinlendiğini merak etmediğinizi biliyorum ancak farklı coğrafyaların eğilimlerini bilmek bazı içerik tarzlarına dair ezberi yıkmaya fayda sağlayabilir. Kültür endüstrisine yaptıkları katkı ve Batı’yla mesafelerini kısaltmalarını dikkate alınca yoğun bir podcast dinleyici kitlesi olduğu düşünülebilir ancak sayılar hayli düşük. Dinleyicilerin çoğunluğu erkek, en sevilen içerikler İngilizce öğrenme odaklı dersler ve mizah, anime odağındaki podcastler. Türkiye’deki eğilimi de dikkate alınca, dil öğrenme içeriklerinin çektiği ilgiyi göz önünde tutmalı mıyız?

🕵️‍♂️ Dünya çapında yayına giren yeni podcastlerin büyük bir kısmı true crime kategorisinde, yani Türkçe söyleyecek olursam yaşanmış polisiye olaylara odaklanıyor. Sebebi de basit, son yıllarda bu tarz, bir anda çok büyük bir kitleye ulaşma konusunda diğer tarzlardan çok daha başarılıymış.


İncelikli podcast yolunda

Her sayıda n dinliyoruz| podcasti kaydederken karşıma çıkan tümsekleri ve aşma çabalarımı sizinle paylaşıyorum, benzer bir durumla karşılaştığınızda belki faydası dokunur.

Bazı ses kayıtlarında kayıt alırken farkında olmadığım gürültülerle karşılaşıyorum. Bu kimi zaman bir kablonun bağlantı probleminden kimi zaman da kulaklığıma yansımayan ancak mikrofonumun hissettiği seslerden kaynaklanıyor. Son zamanlarda kablo kaynaklı problemler sebebiyle bazı podcastlerde, bir ses kaydının her noktasına sirayet eden ve dinlemeyi zorlaştıracak bir cızırtı sorunu yaşıyorum.

Bunu aşmanın uzun yollarını yıllarca denemiş olsam da Adobe tarafından sunulan Enhance Speech uygulamasının hızlı çözümünden sık sık faydalanmaya başladım. Şuradan çevrimiçi kullanabileceğiniz bu ücretsiz araca sesi yüklediğinizde kalan tüm işi sizin yerinize hallediyor. Tüm atölyelerde katılımcılara öneriyorum, çoğu “gürültü” krizinin çözümünü hızlıca sağlıyor. Mutlaka deneyin.


Biz n dinliyoruz?

Hem NewsLabTurkey ekibinin hem de benim geçen ay “iyi ki ertelemeden dinlemişim” dediğimiz podcastleri kısa bir karneyle derliyorum.

1. Yeni Haller – Yapay Zeka 2: Chat GPT4, etik meseleler ve bu işin sonu nereye varacak? (34:30)
Uzun podcastlere önyargınızı kıracak örneklerden biri Yeni Haller. Özgür Mumcu ve Eray Özer, aralarında bilgiyi veren ve sohbete dönüştüren rollerini paylaşarak karmaşık olmayan ancak ilgimizi çeken meseleleri anlaşılır hâle getirmeyi deniyor, bence başarıyorlar. İçeriğindeki bilgiyi seyreltmiyor olmaları en büyük artı, ara sıra yoğun veriyle karşılaşınca dikkat dağınıklığı yaratması en büyük eksi puan.

2. Every Little Thing – Why Pigeons Took Over Cities? (21:22)
Kuşlar ve sokak hayvanları arasındaki ilişkiyi son yıllarda ilgiyle takip ediyorum. İstanbul’da kuş türleri ve kediler arasındaki ilişkiyi irdeleyen çalışmaları incelerken bu podcastle karşılaştım ve hepimizin tartışabileceği bir konuyu uzmanlık bilgisini dahil ederek yine hepimizin kullanabileceği bilgilere dönüştürmesi ilgimi çekti. “Biz uzmanız ve siz değilsiniz” tonu yerine heybemize atabileceğimiz bilgileri sunmalarını kendi yayınlarıma da adapte etmek istedim. İlginizi çekecektir.

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
İlginizi çekebilir