2022 nasıl geçti?

n okuyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!

Bu hafta bültenimizin odak konusu 2022’ye genel bir bakış. Yıl boyunca yaşanan büyük gelişmeleri ve önemli trendleri derleyip 2022’nin kısa bir özetini çıkardım.

“Ne Okuduk” bölümünde de temamız ağırlıkla 2022 yılı oldu. Hafta boyunca yıla dair yayınlanan veriler ve raporlardan öne çıkanları bu bölümde bulabilirsiniz.

Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum. 

Haftaya görüşmek üzere!

—Ahmet Alphan Sabancı

RSF'nin raporundan dünyada en çok gazeteciyi hapse atan beş ülkeyi gösteren bir harita. Bu ülkeler sırasıyla Çin (110 kişi), Myanmar (62 kişi), İran (47 kişi), Vietnam (39 kişi) ve Belarus (31 kişi).
RSF

Bu hafta ne okuduk?

RSF 2022 Derlemesini Yayınladı

2022 birçok anlamda gazetecilere karşı tehdit ve şiddetin artarak devam ettiği bir yıl oldu. Dünyanın hemen her yerinde gazeteciler tutuklandı, öldürüldü ya da farklı yollarla susturulmaya çalışıldı.

Reporters Without Borders’ın yayınladığı “2022 Round-Up” raporu geçtiğimiz yıl içerisinde durumun ne kadar kötüye gittiğini daha net bir şekilde bize gösteriyor. Rapora göre şu anda dünya çapında tutuklu gazeteci sayısı 533. Bunun yanı sıra 65 gazeteci rehine olarak tutulurken, 49 gazeteci de kayıp.

Rapor aynı zamanda 2022’de öldürülen gazeteci sayısının da arttığını söylüyor. 2021 yılında RSF, 57 gazetecinin öldüğünü raporlamıştı, 2022’de maalesef bu sayı 65’e çıkmış. Öldürülen gazetecilerin 11’inin, yaklaşık yüzde 20’sinin, Meksika’da öldürülmüş olması da ülkenin gazetecileri korumak konusunda hiçbir ilerleme kaydedemediğini gösteriyor.

2022 Podcastler İçin İyi Geçti

Geçtiğimiz yıl podcast yayıncıları için birçok iyi gelişmenin yanı sıra sektörün de olgunlaşma sürecini gördük. Spotify her ne kadar kötü hamleler yapmış olsa da genel olarak podcast ekosistemi açısından verimli bir yıl oldu diyebiliriz.

Bunu birçok farklı yıl sonu raporunda da görüyoruz. Megaphone tarafından yayınlanan yıl sonu verileri bu raporlardan birisi. Rapor hem yeni ülkelerde hem de yeni yaş gruplarında podcastin yaygınlaşmaya başladığını gösteriyor. Apple Podcasts tarafından yayınlanan 2022 verileri de küresel çapta bu büyümenin içerik olarak da karşılık bulduğunu gösteriyor.

Bu iki dinamik birbirini besleyerek, büyümenin devamını getirecektir. Bu büyümenin teknolojik tarafta da yıl boyunca desteklenmesi durumun daha da iyiye gitmesini sağladı. Sonuç olarak podcast sektörü 2022 yılını büyüyerek ve temellerini sağlamlaştırarak tamamladı diyebiliriz.

Hibrit Çalışma Artık Kalıcı

Dijitalleşmenin yükselişiyle birlikte konuşmaya başladığımız ve pandemiyle geçen iki yılın ardından en önemli tartışmalardan birisine dönüşen uzaktan ve hibrit çalışma, 2022’de de ofise geri çağırmalar gibi gelişmeler ile gündemde kalmaya devam etti.

Reuters Enstitüsü tarafından yayınlanan “Changing Newsrooms 2022” raporu, artık hibrit çalışma konusunun bir normale dönüştüğünü söylüyor. Haber merkezleri artık bununla mücadele etmek yerine benimsemeyi ve bunu bir avantaja dönüştürmeyi tercih ediyor. Çoğu çalışanın bu model konusundaki ısrarına direnmek yerine bunu benimseme yolunu seçmesi kesinlikle herkes için faydalı olacaktır.

Eğer bu konuda kafanızda soru işaretleri varsa ya da bu modeli nasıl uygulayacağınız konusunda örnekler arıyorsanız raporu detaylı bir şekilde incelemenizi tavsiye ederim. Özellikle teknolojinin sağladığı imkânlar ile hibrit model birçok anlamda büyük bir avantaj sağlayabilir, o yüzden bundan en iyi şekilde faydalanmak lazım.

Elon Musk’ın Komplo Teorileri

Geçtiğimiz yıl teknoloji ve sosyal medya gündemini en çok meşgul eden isim Elon Musk oldu. Twitter’ı satın alma sürecinin başından itibaren birçok büyük habere, skandala ve soruna sebep oldu. Olmaya da devam ediyor.

Ancak son dönemlerde giderek daha tehlikeli bir yola girmeye başladı. QAnon komplo teorisini yaydıkları ya da aşırı sağ trollükleri yüzünden platformda engellenen birçok hesaba “af çıkarmasının” ardından, şimdi de kendisi komplo teorileri yaymaya ve insanları hedef göstermeye başladı. Bunların arasında Fauci’yi ve eski Twitter çalışanlarını hedef göstermek, QAnon komplo teorisine inananları gaza getirecek tweetler yazmak, Wikipedia hakkında bir komplo teorisinin başlamasına sebep olmak ve daha fazlası var.

Bütün bunlar kaçınılmaz olarak Twitter’ın geleceğinin daha da kararmasına neden oluyor. Bunun yanına kişisel veriler konusundaki sorunlu hamle ihtimallerini de ekleyince 2022 Twitter’da sonun başladığı yıl olacak gibi görünüyor.

Alakalı: “Sınırsız ifade özgürlüğü” savunucusu Elon Musk, kamuya açık uçuş verilerini derleyip kendisi de dahil birçok önemli ismin uçuşlarını paylaşan Twitter hesaplarını ve o hesapların yaratıcısının hesabını yeni üretilen bir kural ile sildi. Ayrıca son günlerde kendisini eleştiren birçok gazetecinin de hesapları platformda engellendi.

Kısa Kısa

🇭🇺 Macaristan’da Orban’ın medya üzerindeki baskısı giderek artıyor.

👑 Netflix’te yayınlanan Harry and Meghan belgeseli İngiliz tabloid medyasını da gündeme taşıdı.

🇮🇷 Sansür, troller ve botlar İran’da olanları anlamamızı zorlaştırmaya çalışıyor.

📖 Her ne kadar kulağa garip gelse de dijital kitaplar da yıpranabiliyor.

💻 GIJN’in 2022’nin en iyi 10 veri gazeteciliği derlemesinde birçok ilham verici çalışma var.

🛍️ Rest of World, üç farklı ülkedeki teknoloji alışveriş merkezlerini anlatan keyifli bir seri yayınladı.

📱 Readwise, okuma uygulaması Reader’ı herkese açık beta olarak yayınladı

Bir kütüphanenin rafları ve boydan boya rafları dolduran eski kitaplar. Rafların solunda bir merdiven duruyor.
Dmitrij Paskevic/Unsplash

Haftanın odağı: 2022 nasıl geçti?

2022 yılına şöyle bir dönüp bakınca yaşananları iki net kategoriye ayırabildiğimizi görüyorum: tamamen beklenenler ve hiç ihtimal verilmeyenler. Bunun arasında bir şeyler bulmanın gerçekten zor olduğu bir yıldı.

2022 için tahminlerimi yazdığım bültene geri dönüp baktığımda tahminlerimin büyük anlamda gerçekleştiğini gördüm. Medya ve internet üzerine yasal düzenlemeler gündemde bolca yer aldı, bunların başında Avrupa Birliği’nin “Digital Services Act”i ve “European Media Freedom Act”i geliyor. Ülkemizde ve birçok yerde de hem gazetecilere hem internete dair yasal düzenlemeler 2022 boyunca gündemdeydi.

2021’de bolca hype gören teknolojilerin ve trendlerin düşüşe geçebileceği ve büyük bir kesim için zararla sonuçlanabileceğini düşündüğümü söylemiştim. Gerçekten de NFT’lerin hepsi değerini kaybetti, metaverse Facebook için en büyük zarar kaynağına döndü. Ancak bir yıl içerisinde sektörün lideri olarak görülen birden çok şirketin batması çok az kişinin beklediği bir senaryoydu. Ancak onların yerini aşırı hızlı bir şekilde yeni nesil yapay zekâ araçları alınca Silikon Vadisi için konunun üstünü kapatmak kolay oldu.

Yukarıda da bahsettiğim gibi hibrit çalışma modelinin yaygınlaşması ve normalleşmesi bu yıl içerisinde gerçekleşen ve beklenen bir durumdu. Ancak bunların dışına çıktığımızda kimsenin beklemediği dinamikler devreye giriyor.

En başta da Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi ve bunun küresel çaptaki etkileri var. 2022 için çoğunluğun beklentisi pandeminin etkilerinin giderek azalması ve bu sayede ekonominin de küresel olarak kendini toplamaya başlamasıydı. Ancak Rusya’nın hamlesi ve devamında yaşananlar ekonomik anlamda çok daha büyük bir krizi getirdi. Bunun medya ve gazeteciliğe yansıması da daha fazla işten çıkarmalar, küçülmeler ve buna cevap olarak sektörde sendikalaşmanın ve grevlerin artışa geçmesi oldu. Her ne kadar sendikalaşma olumlu bir gelişme olsa da böyle kötü bir sebepten olmasını kimse istemezdi.

Bir diğer beklenmedik gelişme de sosyal medya devlerinin giderek kendi kuyularını kazmaya başlamasıydı. Meta’nın sanal gerçeklik ve metaverse yatırımları ile zarar etmeye başlaması ve bu yüzden küçülmeye gitmesi ve Elon Musk’ın Twitter ile başlattığı büyük kriz, Instagram’ın sürekli tepki toplayan değişiklikler yapması, insanların —özellikle de gazeteciler ve medya sektörünün— giderek sosyal medya ile ilişkilerini sorgulamaya başlamasına neden oldu. Bu kadar sert bir dönüşümü kimse beklemediği için de hemen herkes hazırlıksız yakalandı. Bu dönüşümden en az hasarla kurtulmayı başaranlar ise odaklarını sosyal medya platformları yerine kendi kontrol ettikleri üretim alanlarına —website, podcast, bülten gibi— çevirenler oldu. Diğer yandan büyük platformların yaşadıkları hem kimi eski platformların hem de daha yeni alanların görünür olmasına olanak verdi.

Bütün bu beklenenler ve sürprizlerin yanında gazetecilik ve medyanın toplumsal ve politik sorunları da büyüyerek devam etti. Yukarıda da ele aldığım RSF raporu gazetecilere karşı şiddet ve baskının bu yıl da artarak devam ettiğinin kanıtlarından birisi. Bunun yanı sıra Rusya-Ukrayna Savaşı’nın getirdikleri, Çin’in giderek başta Hong Kong olmak üzere daha agresif bir tavır alması, bu yıl içerisinde seçim gerçekleşen hemen her ülkede medyaya dair tartışmaların ve saldırıların yaşanması gibi olaylara maalesef sıkça tanık olduk.

Sanırım 2022’ye dair en önemli sorulardan birisi bu yılın nasıl bir etkisi ve sonucu olacağı. Yaşanan büyük küçük birçok gelişmenin mevcut duruma ekledikleri ile birlikte güçlü trendleri ve bazı alanlarda köklü dönüşümleri başlatan bir yıl olması ihtimali var. Bakalım önümüzdeki yıllarda kaç kez bu yıl yaşadıklarımızı hatırlamak zorunda kalacağız.

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
İlginizi çekebilir