n okuyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!
Bu haftanın odak konusu YouTube’daki başarılı haber kanalları. Belirli bir başarı seviyesini ve sürdürülebilirliği yakalamış olan kanalları öne çıkaran şeyleri inceleyip sizler için derledim.
“Ne Okuduk” bölümünde Robin Williams’ın erken podcast deneyi, zenginlerin medyayla ilişkisi, Instagram’ın geri adımı ve daha fazlası var.
Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum.
Haftaya görüşmek üzere!
—Ahmet Alphan Sabancı
Bu hafta ne okuduk?
İlk Podcaster Robin Williams
Çoğunluğun gözünden baktığımızda podcast her ne kadar yeni bir format ve teknolojiymiş gibi görünse de, internetin en eski formatlarından birisi. Kavramın kendisi Şubat 2004 yılında ortaya çıktı, fakat teknik olarak ilk podcast feed’i 2001 yılının Ocak ayında yayınlanmıştı.
Bu teknolojinin öncesinde de podcasti andıran kimi deneyler oldu fakat bunlar arasında format ve yayınlanma şekli olarak en podcast benzeri diyebileceğimiz yayın, Robin Williams tarafından Amazon ve Audible için yapılan talk show serisi olabilir.
2000 yılında başlayan bu seri, Audible tarafından haftalık olarak yayınlanıyordu ve indirdiğiniz MP3 dosyasını herhangi bir MP3 player ile dinleyebiliyordunuz. RSS ile desteklenmediği ve Audible tarafından kısıtlandığı için günümüz podcast sistemi kadar özgür olmasa da Robin Williams gibi bir ismin bu kadar yakın bir formatı benimsemiş olması aslında podcastin ne kadar büyük bir şeye dönüşeceğinin erken bir işareti olmuş.
Teknoloji Devleri İçin Kötü Zamanlar Kapıda
Küresel ekonomik sıkıntılar ve artık kaçınılmaz olan resesyon, birçok sektörde olduğu gibi teknoloji devlerini de etkilemeye başladı. Geçtiğimiz birkaç hafta içerisinde gelen haberler bunun nasıl sonuçları olacağını anlamak için oldukça önemli.
Snapchat ve Twitter reklam gelirlerindeki azalma gördü ve bunun devam edeceğini düşünüyor. Twitter her ne kadar Elon Musk’ı gerekçe gösterse de Snap bunun daha büyük bir mesele olduğunun farkında.
Facebook’un büyümesindeki yavaşlamaya gösterdiği gerekçe ise Apple’ın kullanıcılarına takip edilmeme imkânı vermesi. Facebook’un strateji değişimi ve gazetecilere desteği kesmesi gibi hamleler de bununla doğrudan ilişkili.
Resesyon beklentisinin bir diğer işareti ise işe almalardaki yavaşlama. Birçok büyük şirkette görülen işten çıkarmaların yanı sıra, Apple ve Google gibi dev isimler işe alma süreçlerini yavaşlatmaya ve hatta durdurmaya karar verdi. Bütün bunların bizler için nasıl sonuçları olacağını kestirmek ise şu aşamada zor.
En Zenginlerin Medyaya Bakışı
Ekonomik durumumuz ve sınıfsal konumumuz birçok şeyle olan ilişkimizi etkiliyor. Bunlardan birisi de medya. Çoğu insan için medya ve gazetecilik dünyadan haberdar olabilmenin ve iletişim kurabilmenin en temel yolu. Zenginler söz konusu olduğunda ise durum değişiyor. Bunun en basit örneklerinden birisini —Elon Musk gibi istisnaları saymazsak— sosyal medya kullanımında görüyoruz.
Ancak bu durumu daha kapsamlı bir şekilde incelemek isteyen Finlandiyalı akademisyenler, ülkenin en zengin 5000 insanından 90’ını kapsayan bir çalışma gerçekleştirmiş. Araştırmaya göre medyayı algılama biçimleri genel bakış ile uyumlu ancak bunun hayatlarındaki karşılığı farklı. Genel olarak negatif bir izlenim edindikleri ve riskli gördükleri için medyada görünür olmayı veya medya aracılığıyla doğrudan iletişimi gereksiz veya değersiz buluyorlar.
Bu da aslında ekonomik farkın bir sonucu. Ekonomik olarak içerisinde bulunduğumuz sınıfsal gruplar, kaçınılmaz olarak bize farklı bir sosyal grup sunuyor. Eğer önemli gördüğünüz herkese ulaşabilecek bir konumdaysanız —ya da geri kalanını sizin için halledecek birileri varsa— doğal olarak medyayı doğrudan kullanmayı gereksiz görüyorsunuz.
Instagram Bazı Değişiklikleri Erteledi
Geçtiğimiz haftanın odağında sosyal medya platformlarının giderek değişen yaklaşımından ve bunun arkasındaki motivasyonlardan bahsetmiştim. Odakta özellikle öne çıkan isimler Meta çatısı altındaki Facebook ve Instagram’dı.
Geçtiğimiz hafta içerisinde Instagram için bu değişikliklerin planladıkları kadar hızlı gerçekleşmeyeceğini gördük. Önce Kylie Jenner’ın “Instagram’ı rahat bırakın” tadındaki story paylaşımı gündem oldu. Ardından da Instagram CEO’su Adam Mosseri Twitter üzerinden paylaştığı bir video ve ardından insanlara verdiği cevaplar ile bu değişimi oldukça başarısız bir şekilde savunmaya çalıştı.
Bütün bunların sonucu olarak yapılan bazı değişiklikler —akışı tamamen kontrol altına alan tavsiyeler gibi— şimdilik azaltılıyor ve bazı planlar erteleniyor. Ancak Instagram bunun sadece geçici bir erteleme olduğunu belirtiyor. Yani herkes sakinleştikten sonra yine bildiklerini yapmaya devam edecekler.
Kısa Kısa
🤖 Gazeteci ve yazılımcı Patrick Garvin, medya kurumlarına daha erişilebilir yayıncılık yapmayı öğretmek için iki Twitter botu yazmış.
💷 The Economist, dijitalleşme sürecini nasıl başarılı bir şekilde yönettiğini bu röportajda anlatmış.
🇬🇧 İngiliz vlogger Graham Phillips, Rusya’nın Ukrayna’da işgal ettiği bölgelerden yaptığı Rusya’yı destekleyen yayınlar sebebiyle Birleşik Krallık yaptırım listesine giren ilk İngiliz oldu.
🎨 New York Times Magazine’in yaratıcı kapaklarının arkasındaki yaklaşımı merak edenler için keyifli bir okuma.
🇷🇺 Mart ayında televizyon canlı yayınına savaş karşıtı pankartla çıktığı için 30.000 ruble para cezası alan Rus gazeteci Marina Ovsyannikova, bu sefer de sosyal medya paylaşımı ile “orduyu kötülemek” suçundan 50.000 ruble para cezasına çarptırıldı.
Haftanın odağı: YouTube’da başarılı gazeteciliğin yolları
YouTube giderek habere erişim konusundaki konumunu sağlamlaştırıyor. Bunda hem büyük haber odalarının ve televizyonların da YouTube’da bulunmak istemesi hem de YouTuber olarak adlandırabileceğimiz amatör ya da profesyonel gazetecilerin üretim kalitesini yükseltmesi önemli bir rol oynuyor. Türkiye gibi medya ekosistemlerinde ise YouTube televizyon gazeteciliğinden doğan boşluğu doldurma gücüne sahip olabiliyor.
Geçtiğimiz haftalarda bültende paylaştığım YouTube’daki en büyük İngilizce haber kanalları listesinin ardından bu kanalları ve diğerlerini başarılı kılan özelliklerin ne olduğu hakkında da bir şeyler yazmanın iyi olacağını düşündüm. Çünkü Türkiye’de her ne kadar YouTube üzerinden aktif bir haber üretimi söz konusu olsa da bir tektipleşme riskiyle de karşı karşıyayız.
YouTube için haber üretirken dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan birisi tasarım ve stil. YouTube insanların videodan beklentisini ciddi bir şekilde yükseltti. Eğer oturmuş bir tasarım diline sahip değilseniz, videonun kalitesine özen göstermiyorsanız içeriğin değeri anında düşüyor. Vox’un YouTube’daki büyük isimlerden birisine dönüşmesinde en başından bu yana kaliteyi ciddiye almalarının payı büyük.
İkinci önemli faktör ise yaratıcılık ve deneysellik. Belirli formatları kopyalamak çok kolay. İnsanların karşısına tanıdık içerik formatları ile çıkmak daha garanti bir yol gibi görünse de aslında işiniz daha zor. Çünkü aynısını yapan ve uzun zamandır izledikleri isimler ile kıyaslanacak ve muhtemelen tercih edilmeyeceksiniz. Üstelik üretim konusunda da kendinizi en baştan kısıtlamış olacaksınız. Guardian ve The Sun gibi gazeteler YouTube’da yaptıkları gazeteciliği nasıl en iyi şekilde sunabileceklerini bulmak için deneysel yaklaşımdan bolca faydalandılar.
YouTube’un alternatif medya girişimlerine sağladığı alandan da faydalanmak mümkün fakat bunu yaparken yukarıda değindiğimiz kalite ve yaratıcılığı göz ardı etmemek gerekiyor. Eğer buna özenerek başlarsanız ne kadar başarılı olabileceğinizi görmek için Novara Media örneğine bakmanız yeterli. Kısa sürede hem düzenli bir izleyici kitlesi edinmeyi hem de aylık 10.000 destekçiyi bulmayı başardılar.
Bütün bunların yanında unutmamanız gereken önemli noktalardan birisi de platform içerisinde bilinir ve güvenilir olmak için çabalamanız. Çünkü insanlar kanalınıza abone olsa bile anasayfa önerileri ve arama sonuçları o anda ne izleyeceklerine karar verirken büyük bir rol oynuyor. Eğer izleyicilerin aklında olumlu bir yer edinmeyi başarırsanız, YouTube’un öneri algoritmasını da bir avantaja dönüştürmeniz mümkün.
Eğer YouTube’dan gerçek anlamda faydalanmak istiyorsanız, aslında yapmanız gerekenler ortada: kaliteli içerik ve kaliteli video, yaratıcılık ve izleyici gözünde güven kazanmak. Clickbait ile belki iki videonuz popüler olur ama platformda uzun bir ömür istiyorsanız bu çabayı göstermeniz gerekiyor.