En büyük beş teknoloji birleşmesi

Dijitalleşme ekonomiyi dönüştürürken teknoloji şirketleri de dünyanın en büyük şirketleri haline geldi. Vahşi rekabette ayakta kalıp büyüyen şirketler, gelirlerinin önemli bir bölümünü (potansiyel) rakiplerini satın almak için kullanıyor. Örnek vermek gerekirse Alphabet/Google bu zamana kadar 253, Microsoft 252, Apple 106, Facebook 94, Amazon 89 satın alma yapmış.

Bu satın alma ve birleşmelerin çoğu büyük bir şirketin birkaç milyar dolara küçük şirketleri yutmasıyla gerçekleşiyorsa da bazen iki dev şirket de birleşebiliyor. Bu da zaten çok konsantre olan pazarda tekelleşmeyi daha da artırıyor. Şimdi gelmiş geçmiş en büyük teknoloji birleşme ve satın almalarına bakalım.

  1. Microsoft’un Activision Blizzard’ı alması [68,7 milyar dolar]

2000’lerin ortalarında akıllı telefon trenini ciddiye almayarak hata eden Microsoft, mobil oyun trenini kaçırmadı. Pazardaki zaten yüksek olan gücünü daha da artırmak için bu senenin ocak ayında Activision Blizzard şirketini satın alarak teknoloji sektörünün en büyük satın almasını yapmış oldu. Xbox konsolunu üreten ve irili ufaklı birçok oyun geliştirme stüdyosu olan Microsoft bu nakit satın almayla Tencent ve Sony’nin ardından dünyanın üçüncü oyun şirketi haline geldi.

  1. Dell’in EMC’yi alması [67 milyar dolar]

EMC bir veri depolama şirketi, Dell ise kişisel bilgisayar üreticisi. Fakat gelinen noktada yazılım ve veri ekonomisi donanım ve bilgisayar pazarından hızlı büyüdüğü için eski bilgisayar üreticileri yeni yatırımlarını ekseriyetle veri, bulut teknolojileri ve yazılım alanına yapıyor. Tabii yatırım derken, Dell bir ekip oluşturup sıfırdan bir veri depolama şirketi kurmuyor; hazır kurulmuş ve büyüyen/büyümüş bir şirketi direkt satın alıyor. Çünkü böylesi daha kolay. Öyle ya da böyle Dell bu dev satın almayla birlikte, Lenovo ve HP’nin ardından dünyanın en büyük 3. bilgisayar üreticisi haline geldi. Bu satın almanın 2015 senesinde olduğunu düşünecek olursak bugünkü değer hesabıyla kıyaslama yapıldığında bir numarada olacaktır.

  1. AMD’nin Xilinx’i alması [50 milyar dolar]

Advanced Micro Devices, dünyanın en büyük yarı-iletken mikroçip üreticilerinden. Xilinx ise AMD’nin aynı sektördeki görece küçük ama potansiyeli yüksek rakiplerinden(di). Bu birleşmeyle birlikte AMD’nin bulut hesaplama ve veri merkezi alanlarında bir sıçrama yapması bekleniyor.

  1. Elon Musk’ın Twitter’ı al(ama)ması [44 milyar dolar]

Dünyanın en zengin insanları arasında olan fakat serveti çok spekülatif ve volatil değerler üzerine kurulduğu için sırası sık sık değişen Elon Musk bu yıl Twitter’ı satın alacağını duyurmuştu. Twitter’a abonelik ve premium gibi ücretli paketler getirip YouTube benzeri bir monetizasyon ile Twitter’ı kârlı hale getirmeyi planlıyordu. Diğer yandan da ifade özgürlüğüne özen göstereceğini (@realDonaldTrump geri gelecekti) belirtmişti. Gel gelelim geçtiğimiz günlerde Musk bu anlaşmadan çekildiğini duyurdu. Twitter yönetimi Musk’a dava açtı. Musk’ın bu girişiminin astarı olmadığı, aslında Tesla ve diğer şirketleri üzerinden devasa bir Ponzi tezgâhı kurduğu, değirmeni de bu gibi spekülasyonlarla çevirdiği bazı Wall Street analistlerince dile getirilen şüphelerden.

  1. Avago’nun Broadcom’u alması [37 milyar dolar]

Avago Technologies Limited, ağırlıklı olarak donanım, yarı-iletken/çip üreten Singapur menşeli bir şirket. Broadcom da aynı şeyleri üreten bir Silikon Vadisi şirketi. Bu “yatay birleşme” 2015 yılında gelmiş geçmiş en büyük teknoloji satın almasıydı. Dolayısıyla aynı sektörde iş yapan iki büyük şirketin birleşip daha da büyük bir şirket haline gelmesi müthiş bir tekelleşme örneği… Nitekim 2021 senesinde hem Amerikan rekabet kurumu hem de Avrupa Komisyonu, Broadcom adıyla yoluna devam eden bu şirkete tekelci pratiklerinden ötürü soruşturma açmış, kabahatlerini kabul eden şirket iki kurumla da anlaşma yoluna giderek davayı kapatmıştı.


Bunların haricinde Microsoft’un 26 milyar dolara LinkedIn’i, Facebook’un 22 milyar dolara WhatsApp’ı, HP’nin 18.7 milyar dolara Compaq’ı, Google’ın 12.5 milyar dolara Motorola’yı, Amazon’un MGM ve Whole Foods’u alması dikkat çeken diğer teknoloji satın almalarından…

Başta büyük beşli olmak üzere, dijital ekonominin dev şirketleri kendi yapmadıkları ya da yapamadıkları Ar-Ge’ye başkalarını satın alarak çörekleniyorlar. Bunların çoğu küçük-orta ölçekli inovatif start-up’lar. Bu şekilde hem inovasyon ve büyümeyi ucuza getiriyorlar hem de (potansiyel) rakiplerini yutarak rekabeti azaltıyorlar. Bunlara “öldürücü satın alma/birleşme” deniyor. Zira, özellikle dijital platformlarda, rantın en önemli kaynağı network etkisinden geliyor. Örneğin Facebook, Instagram ve WhatApp gibi uygulamalar geliştir(e)medi. Ama ikisini de görece makul fiyatlara satın alarak, özellikle Instagram’ın, kendi reklam pazarını rahatsız etmesini engelledi.

Gelinen noktada daha demokratik ve daha özgürlükçü olacağı düşünülen dijital çağ da zaman içinde, kapitalizmin işleyiş kanunlarına uygun bir şekilde, kendi tekellerini oluşturmaya başladı. Bu zamana kadar rekabet kurumları bu tekelleşmelere göz yumdu. Önümüzdeki yıllarda siyasi otoritelerin, haddinden fazla büyüyen bu mega şirketlere ve yeni birleşmelere yönelik tavrı, sistemin meşruiyeti ve devamlılığı açısından belirleyici olacak. Hem Amerikan FTC’nin hem AB Komisyonu’nun dijital tekellere karşı sert bir tutum sergileyeceğine yönelik beyanlar ve işaretler varsa da ekonomi ve siyasetin ne getireceğini öngörmek güç.

Yazar hakkında

Anıl Aba

İktisat alanındaki lisans eğitimini İstanbul Bilgi Üniversitesi ve London School of Economics'te çift diploma programı ile tamamlayan Anıl Aba, doktora derecesini Amerika'da Utah Üniversitesi'nden aldı. Rusya'da School of Advanced Studies'te bir yıllık post-doc yaptıktan sonra 2018 senesinde Türkiye'ye dönüp Kadir Has Üniversitesi Ekonomi Bölümünde ders vermeye başladı. Aba, aynı zamanda BirGün gazetesinde düzenli olarak popüler iktisat üzerine yazılar yazmaktadır.