Bilgiyi özgürleştiren gazeteciler

Getting your Trinity Audio player ready...

n okuyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!

⏱ Bu hafta bültenimiz 1143 kelime, okuma süresi yaklaşık 4 dakika.

Bu haftanın odağında Pandora Papers dosyasından ilhamla veri sızıntıları ve araştırmacı gazeteciliğin geçtiğimiz on yılda geçirdiği dönüşümü ve bundan sonrası için gazeteciliğin karşısında ne gibi potansiyel risklerin olduğunu anlattım.

“Ne Okuduk?” bölümünde ise Nobel Barış Ödülü, serbest gazetecilik tavsiyeleri, Daily Mail’in çalıntı köşe yazısı ve daha fazlası var.

Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum. 

Haftaya görüşmek üzere!

—Ahmet Alphan Sabancı

Maria Ressa'nın 2018 yılında katıldığı bir ödül töreninde çekilmiş fotoğrafı.

Bu hafta ne okuduk?

Nobel Barış Ödülü İfade Özgürlüğü Mücadelesine

Nobel ödülleri içerisinde en sık tartışma konusu olanlar genellikle Edebiyat ve Barış ödülleridir. Hem ödülün kime verildiği hem de ödülle alakalı politik ön yargılar bu tartışmaların merkezinde olsa da ödüllerin gündem belirleme ve dönemin sorunlarını öne çıkarma gücü tartışılmaz.

Bu yüzden bu yılın Nobel Barış Ödülünü iki gazetecinin paylaşması da fazlasıyla önemli. Filipinlerden Rappler’ın kurucusu olan Maria Ressa ve Rusya’dan Novaja Gazeta’nın kurucusu olan Dmitry Andreyevich Muratov bu yılın ödülünü paylaşan isimler oldu. Komitenin gerekçesi ise oldukça net. İfade özgürlüğü ve basın özgürlüğü demokrasi ve barış için en önemli şartlardan birisi. Bu da ancak özgür ve bağımsız bir gazetecilik ile mümkün olabilir. 

Ressa ve Muratov da basın özgürlüğünün en sert şekilde saldırı altında olduğu ülkelerde gazeteciliği hakkıyla yapmak için uzun yıllardır verdikleri mücadele ile bunun sembolü olarak seçildiler. Dünya genelinde basın özgürlüğünün giderek daha sert şekilde tehdit edildiği bir dönemde bu ödülün anlamı da büyük.

Twitter’dan Her İstediğinizi Yayınlayamazsınız

Twitter’ın giderek daha büyük bir haber kaynağı hâline gelmesiyle gönderilen tweetleri haberlerin içerisinde embed yoluyla eklemek artık haberciliğin normallerinden birisi oldu. 

Ancak The Daily Mail bu konuda yeni bir rekora imza attı. İnsan hakları avukatı Adam Wagner’ın tweet zincirinin tamamını kopyalayıp bir fikir yazısı gibi yayınladılar. Üstelik Wagner’a haber bile vermeden. Wagner ve Twitter’daki diğer birçok kişi durumu fark edince de özür dileyip 100 pound telif teklif ettiler. Ancak Wagner da bu “muhtemelen illegal” durumu avantajına çevirip Daily Mail’in sekiz tweeti için 250 pound ödemesini sağladı.

Ama bu durum aynı zamanda sosyal medyanın getirdiği kolaylıkların nasıl yeni etik sorunları da beraberinde getirdiğini bir kez daha hatırlatıyor. Özellikle de bu tarz içeriklerin nasıl ve ne kadar kullanılabileceği konusundaki kafa karışıklığımızı çözmemiz gerekiyor.

Serbest Çalışmaya İlgi Artmaya Devam Ediyor

Her ne kadar güvencesizlik, kısıtlı imkânlar ve ekonomik sıkıntılar serbest gazeteciliği fazlasıyla zor bir alan hâline getirse de birçok gazeteci beraberinde gelen özgürlük ve çeşitlilik sebebiyle bu alana yöneliyor

Ancak serbest çalışmak bir kurum içerisinde gazeteci olmaktan çok farklı ve kimi gazeteciler için bu dönüşüm süreci sancılı olabiliyor. Bu yüzden gazetecilerin kendilerini ve çalışma biçimlerini buna göre hazırlamaları gerekiyor. Buradaki tavsiyeler güzel bir başlangıç ama aralarından en önemlisini seçmek istesem o da “hayır demeyi öğrenmek” olurdu. Çünkü çoğu zaman serbest çalışmayı sürdürülebilir hâle getirmek için öğrenmeniz gereken en önemli şeylerden birisi de işlerinizi seçmeyi ve yönetmeyi öğrenmek.

Facebook İçin Krizlerin Sonu Gelmiyor

Üç hafta önceki bültenimizde Facebook Files sızıntıları ve arkasından yaşanan tartışmaları yazdığımda, bir süre boyunca bunların dışında bir şey konuşmayız diye düşünüyordum. Ancak sızıntının kaynağının ortaya çıkması ve ABD Senatosunda ifade vermesiyle beraber işler daha da büyüdü.

Bir kez daha Facebook içerisinden birilerinin işlerin ne kadar kötü olduğunu söylemesi —ama şirketin tekelleşmesine dokunulmasını istememesi— son nokta olur derken teknik altyapıdaki bir güncellemenin ters gitmesi ile tüm Facebook platformlarına altı saatten uzun bir süre erişilememesi, tekel sorununun da artık iyice gözümüze batmasını sağladı.

Bundan sonrası ne olur bilinmez ama Facebook’un bu krizden çıkması zor olacaktır. Hepimiz için en iyi sonuç ise bildiğimiz Facebook’un tamamen değişmesi.

Kısa Kısa

👾 Twitch’in sistemlerinin hacklenmesi ile internete düşen sızıntılarda yayıncıların kazançlarından hesap bilgilerine kadar birçok özel bilgi var.

🧟 Ozy ölümden geri dönmeye karar vermiş. Kararını uygulayabilir mi ona pek emin değilim.

🤥 Yanlış bilgi ve yalan haberlerin yeni odak noktası kripto paralar

🐰 Washington Post komplo teorilerine kapılma ihtimaliniz olup olmadığını görmeniz için bir test yayınladı.

🌍 Afrika ülkelerinde yerel yanlış bilgi sorunu giderek artıyor.

🎧 ABD’de aşırı sağ grupların propaganda ve örgütlenme için yeni alanı podcast.

🎫 Gimlet bir podcast serisini daha Spotify’a özel hâle getirdi.

Pandora Papers için hazırlanan sitenin giriş ekranı.
ICIJ

Haftanın odağı: Araştırmacı gazetecilik ve bilgiyi özgürlüğüne kavuşturmak

ICIJ tarafından organize edilen ve yüzlerce gazetecinin bir araya gelerek yayınlamaya başladığı Pandora Papers dosyaları, şu ana kadar karşılaştığımız en büyük sızıntılardan birisi. Dosyalardan ortaya çıkan bilgiler tam olarak bültenimizin alanına girmediği için onu kaynağından okumanızı tavsiye ederim.

Ben biraz daha farklı bir yerden bakmak ve hem son dönemlerde tekrar artışa geçen sızıntıları hem de araştırmacı gazeteciliğin özellikle bu anlamda geldiği noktayı ele almak istiyorum.

2021 içerisinde birçok büyük ve önemli veri sızıntısı ile karşılaştık. Belarus’tan İran’a, Pegasus Project’ten Pandora Papers’a çok çeşitli ve haber değeri yüksek veri sızıntısı gündemde kendisine yer buldu. Bu da ister istemez sızıntı gazeteciliğinin zirve yaptığı 2012-2013 yıllarını anımsattı. O dönemde özellikle hackerların ve dijital aktivistlerin sıkça kullandığı “bilgi özgür olmak istiyor” (information wants to be free) deyimi sıkça anılıyordu. 

Bugünlerde de bilginin özgürleşmek için daha fazla çaba gösterdiği bir dönemden geçiyoruz demek mümkün. Ama bunun yerine Cory Doctorow’un bu deyimin yerine tercih ettiği “Bilgi özgür olmak istemiyor, insanlar istiyor” (Information doesn’t want to be free, people do) hâlini kullanmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. 

Çünkü çoğu zaman bilginin kendisine odaklandığımız zaman en önemli faktörü unutuyoruz: İnsanlar. O bilginin özgür kalmasını sağlayanlar, o bilginin öznesi ve nesnesi olanlar, o bilgiye erişebilmemizi sağlayanlar… Her ne kadar tekno-optimist bir şekilde bakmak ve “veriye” odaklanmak cazip gelse de bütün bunların içerisinde insanların oynadığı rolü unutmamamız gerekiyor.

Burada gazetecilere de birden çok rol düşüyor. Gazeteciler bir yanda bu bilgiye erişebilmemizi sağlayan kesim. Araştırmacı gazetecilerin kendilerini bu koşullara göre geliştirebilmesi ve bu veri yığınlarını anlamlı bilgilere, haberlere dönüştürebilmesi sayesinde bütün bunlardan haberimiz oluyor. Gazeteciliğin belki de dijital teknolojiler ile birlikte geçirdiği en büyük dönüşümlerden birisi de bu oldu.

Diğer yanda ise bu dönüşüm gazeteciler için çok katmanlı bir sorumluluk anlamına da geliyor. Sızıntı belgeler üzerine çalışabilmek için kaynakları ile güvenli bir iletişim kurabilmeleri ve bu süreç boyunca kendi güvenliklerini sağlayabilmeleri lazım. Aynı zamanda bu veri yığınlarının içerisine dalıp önemli olanları, haber değeri taşıyanları bulmaları ve bunları yazmaları gerekiyor. 

Aynı zamanda dünyanın dört bir yanından meslektaşlarıyla eş zamanlı olarak çalışmak gibi bir emek de çoğu zaman ihtiyaç duyulan bir şey. Pegasus Project ve Pandora Papers bunun en güncel ve başarılı örneklerinden. Üstelik bütün bunları hem ekonomik hem de özgürlük anlamında giderek daha kısıtlı imkânlara sahip oldukları bir ortamda gerçekleştiriyorlar.

Sızıntı ve verilere odaklı araştırmacı gazetecilik bundan sonra yalnızca daha da büyüyecek. Çünkü dijitalleşme arttıkça haber değeri taşıyan veriler de artacak. Geçtiğimiz on yıl içerisinde gazeteciler kendilerini büyük anlamda geliştirdi ama hem gazeteciliğin mevcut durumu hem de yeni sorunlar hâlâ aşılması gereken daha çok engel olduğunu da bize hatırlatıyor.

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
İlginizi çekebilir